Üçüncü Göz Gazetesi: Orhangazi Siyasetinin ANNUNNAKİLERİ!

İrfan AYDIN / HÜSEYNİ
huseyni1661 @ gmail.com

Halk arasında "Kendini Bulunmaz Hint Kumaşı Sanmak" diye bir tabir kullanılır. Bu kavramın çıkış nedeni haklı gerekçelere dayansa da siyasetin Annunnakileri boş beleş hayale dayanıyor. Kimse kusura bakmasında bu siyasetçiler ne gökten geldiler ne de kutsallıkları vardır ne de bir halt edecekleri!

Öncelikle bulunmaz Hint kumaşı tabiri nereden gelir ona bakalım ki bu siyasilerin kendilerini kutsal! Sanmalarını daha rahat irdelemiş oluruz. Asimilasyon ve de sömürgecilikte dünya tarihinin kaydettiği en zalim millet olan İngilizler, Hindistan'ı işgal ederek bile engel olamadıkları HİNT KUMAŞI talebini yok edip, İngiliz kumaşını piyasanın en değerlisi yapma girişimlerinde şeytanı bile sınıfta bırakacak bir yönteme başvurdular. Hint Kumaşı, tarihin her döneminde zirvede olmuştur. Nedeniyse kumaşı işleyen ustaların marifetleriydi. İngilizler ne yapmışlarsa bu kaliteyi yakalayamadılar. Onlar da çözüm olarak Hindistan'ı işgal ederek tekstil ustalarının bileklerini kesmek olmuştur.

Evet, yanlış okumadınız! Sırf İngiliz kumaşına Pazar açmak için binlerce Hindistanlı kumaş ustasının bileklerini kestiler ki Hint Kumaşı yeterince üretilemezsin diye. Ondan dolayı da piyasalarda Hint kumaşı bulunmaz olmuş o tabir de oradan çıkmıştır.

Şimdi gelelim siyasetin ANNUNNAKİLERine; tıpkı İngiliz zulmünde olduğu gibi burada da zihinsel işgal neticesinde milletin gerçek değerleri yok sayılıp, üç koyunu güdemeyecek insanları siyasetin kurtarıcıları diye toplumun önüne attılar. Bu Orhangazi'de de böyle ülke genelinde de. Biz buradan yazalım sizler kendi bölgelerinize uygulayın.

Annunnakiler, kadim uygarlıklarda gökten gelip insanlığa teknolojiyi ve medeniyeti öğreten, kanun koyucular olarak anılırlar. Bir çok eski yazıtta haklarında tanrısal varlıklar olarak söz edilen Annunnakiler'in varlığını kutsal kitaplar da doğruluyor. Zaten ilk insan olarak addedilen Hz. Adem'in de göklerden gönderildiği dini inançların temelini oluşturur. Yine Kur'an ı Kerimde Babil halkına sihir dahil birçok bilimsel ve doğa üstü gizli ilimleri öğreten düşmüş meleklerden söz edilir.

Kadim Oğuz Türk inancına göre de Tanrının Kut verdiği kişiler idarecilik yapabilirler. Bu kapsamda Kağanların Gök bağlantılı olmaları gerektiğine vurgu yapılır.

Bu kadar tarihi bilgiden sonra gelelim bizim sahte ANNUNNAKİLERimize! Kendi işlerinde başarısız olanları birileri allayıp pulladığı için kurtarıcı ilan edilmelerine artık kanmamak gerekir. "Ben olursam" "Beni seçerseniz", "Ben var ya ben.." diye başlayan cümleleri kimseye tamamlatmamak gerekir. O tür cümlelerle söze başlayan siyasilere deyin ki "Ya arkadaş! Kusura bakma da senin Annunnakilere benzer bir tarafı9n mı var da kendini kurtarıcı ilan ediyorsun! Burası Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Efendiler" diye hitap ettiği halkların söz sahibi olduğu bir ülkedir. Kendinize başka bir yurt arayın. Burada ne dinci tarikatlara ne de siyasi tarikatlara yer yoktur. Gece kumar masasında fazla vakit geçirenler sabaha varmadan partileri şekillendirmeye kalkıyorlar.

Seçim zamanı kendisini ANNUNNAKİ zannedenleri de gördük, onları kurtarıcı ilan edenleri de.. hepsi "bu iş bana göre değil, ben başkanlığı becere4miyorum" diyen Bekir Aydın'ı o koltukta tutma yarışına girmişler! Şimdi de çıkmışlar beş sene sonrası için hayal kurmaya başlamışlar. Sevsinler beyler.. öncelikle şimdiden söylüyorum ki 2029 yılında Orhangazi Belediye Başkanı bir hanımefendi olacak ya da olmak zorundadır. Yetti bizim hanzoların annunnakilikleri. İlçedeki hanımefendilere de sesleniyorum. Şimdiden kurun örgütlerinizi. Yapın çalışmalarınızı ve de halkın karşısına bu işi yapabilecek donanımı kendinde gören en az beş tane kadın aday çıkarın. 3.Göz Medya ekibi olarak tam destek vereceğiz. Artık ilçeye Hanımeli değsin. Bir tane düzgün sokağımız yok. Pencereleri açmanın intihar olduğu bir ilçede yaşamak zorunda mıyız!? İntihar diyorum çünkü kendim yaşıyorum! Kışın bile havasız odada yatmamak için pencereyi açık tutan birisi olarak iki günde bir odanın her bir yanının tozunu almak zorunda kalıyorum. Aksini söyleyen var mı bu ilçede! Nefes bile alamıyoruz. Çünkü taşocakları kafamıza toz yağdırıyor.

Onun içindir ki kadınların artık yönetime el atmaları gerekir. Partilerde bile "Kadın Kolları" var. Neden "Erkek Kolları" yok. Çünkü zaten partiler erkeklerindir anlayışı var da ondan. Atatürk'ün ülkesinde konuştuğumuz meselelere bakın! Yazık bize. Belediyede 4 başkan yardımcısı bir de emanetçi başkan var. Neden başkan yardımcılığı koltuklarından biri kadınlara verilmedi!? Çünkü kadınlar bir olaya el atarlarsa o olayın neticeye varmaması imkansızdır da ondan. Haydi kadınlar, yetki talep etmeyin, yetkileri sizler dağıtın ki bu hanzo düzene son verelim. Unutmayınız ki Neşet Ertaş Babanın da dediği gibi "Kadınlar insandır, biz de insanoğluyuz"

Anne olmak çocuk doğurmakla eş değer değildir.

Nice anneler vardır ki çocuk doğurmamışlardır ama anneliğin zirvesindedirler. Nice kadınlar da vardır ki çocuk doğurduğu halde anne olamamıştır. Anne olmak yürek işidir. Annelik bilincinde olan tüm kadınların ANNELER GÜNLERİNİ Gönülden kutluyorum. Beni ben yapan güzel hasletlerin kaynağı rahmetli anacığımdır. Annelerini anlayanlara selam olsun.

İrfan Aydın / Hüseyni / 3.Göz Gazetesi 11 MAYIS 2024

İrfan AYDIN / HÜSEYNİ / diğer yazıları