HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 17 NİSAN 2025, PERŞEMBE

İklim Adına Dayatılan Yeni Tutsaklık

16.04.2025 00:00
   Bir zamanlar "çevre dostu", "insan odaklı" diye pazarlanan politikalar, bugün insanı doğadan koparan; doğayı ise küresel çıkarların ve siyasi hesapların aracı haline getiren birer dayatma politikasına dönüşmüş durumda.

   Almanya'nın pandemi sonrası süreçte, "çevreye zarar veriyor" diyerek kapattığı kömür santrallerini yeniden devreye alması, bu iki yüzlülüğün açık bir göstergesi. Ne oldu? Rusya'dan gaz gelmeyince birdenbire "yeşil enerji" ikinci plana atıldı. Oysa yıllardır bize, "iklim için fedakârlık şart" denmiyor muydu? Demek ki mesele ne çevreydi ne doğa ne de insan… Mesele yalnızca güç, kontrol ve çıkar.

   Bugün yapay etleri, sentetik gıdaları bir kurtuluş gibi sunanlar; sizi topraktan, üretimden, doğayla kurduğunuz bin yıllık bağdan koparıp laboratuvarlara, küresel şirketlerin patentli ürünlerine mahkûm etmek istiyor. Bunu yaparken hem bedeninizi hem iradenizi teslim almaya çalışıyorlar.

   Size bir haşere, zararlı bir ot muamelesi yapmaktan çekinmiyor; varlığınızı azaltmak için türlü politikalar geliştiriyorlar. Ve tüm bunları utanmadan "sürdürülebilirlik" ya da "iklim kriziyle mücadele" kisvesi altında yapıyorlar. Nefes alışverişinizi dahi vergilendirmeyi düşünen bu zihniyetin, size özgürlük vaat etmesi başlı başına bir ironi.

   Paris İklim Anlaşması da işte tam bu bağlamda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülüp onaylanma ve akabinde uygulama sürecine girecek olan bir başka küresel proje olarak karşımızda duruyor. Herkesin alkışladığı bu anlaşmanın arka planında, doğayı ve insanı korumaktan çok; milletleri belirli ekonomik ve teknolojik bağımlılıklara sürükleyen, tarımı ve üretimi merkezi planlarla kontrol altına almaya çalışan dayatmalar yatıyor.

   İklimi bahane ederek alınan bu kararlar, aslında insanı ve toprağı birbirinden uzaklaştırmanın bir aracı hâline geliyor.

   Çünkü bu mesele, deyim yerindeyse ineklerin osuruğundan vergi almak gibi "osuruktan bir iş" değil; bu mesele insanlık onurunu, hakikati ve özgür yaşamı ilgilendiren bir varoluş mücadelesidir. Ama sizin ne aklınız memlekette ne gönlünüz millette… Zira sizde hep önce putunuz, pardon partiniz gelir.

   Ve unutmayın; birileri için "keşke imzalamasaydık" dediğiniz İstanbul Sözleşmesi nasıl size pişmanlık getirdiyse, bugün uğruna kendinizi paraladığınız bu politikalar da öyle bir pişmanlık bırakacak ki geriye... Ne Paris İklim Anlaşması ne İstanbul Sözleşmesi… Onlardan duyduğunuz pişmanlık bunun yanında devede kulak kalacak. Ama iş işten geçmiş olacak.

 
Mustafa AYDIN / diğer yazıları
•İklim Adına Dayatılan Yeni Tutsaklık 16 00:00:00.04.2025
•Yapay Zeka Manipülasyonu ve Medya Okuryazarlığı 09 00:00:00.04.2025
•Adaletin Sessiz Çöküşü 26 00:00:00.03.2025
•Çanakkale: Ruhların Zaferi 18 00:00:00.03.2025
•Türkiye’de Siyasi Söylem Değişikliği ve Muhalefetin Çıkmazı 12 00:00:00.03.2025
•Yapay Zeka Hizmetkâr mı, Tehdit mi? 05 00:00:00.03.2025
•Kime Nasıl Anlatsak 18 00:00:00.02.2025
•Sosyal Medya ve Troll Gerçeği 12 00:00:00.02.2025
•İslam'da İktidar Sahiplerinin Adaleti 29 00:00:00.01.2025
•Çöp bidonu..! 18 00:00:00.11.2024
•"Allah'tan kork, kuldan utan" 09 00:00:00.10.2024
•Eğri taştan doğru duvar olmuyor işte. 10 00:00:00.09.2024
•Bağır, çağır, azarla, memleketi pazarla.. 08 00:00:00.07.2024
•Kültür yolunda tasarruf olmaz, festival olur..! 27 00:00:00.06.2024
•İtibar "tasarrufla olur" 31 00:00:00.05.2024
• "Her fabrika bir kaledir." 20 00:00:00.05.2024
•Fulbright mı? Full ihanet mi? 12 00:00:00.05.2024
•Unutmayın ki; sonsuz iktidar yoktur..! 18 00:00:00.04.2024
•Şiir yazamadık ama şiir gibi bir seçim yaptık.. 04 00:00:00.04.2024
•Shrinkflasyon 05 00:00:00.02.2024
•Bizi ancak utanç kurtarabilir.. 12 00:00:00.01.2024
•Zarf başka mazruf başka.. 03 00:00:00.01.2024
•Kirli çamaşırlar..! 27 00:00:00.12.2023
•Zulüm bizdense, Ben bizden değilim..! 20 00:00:00.12.2023
•Biraz oradan, biraz buradan. Artık hepsi sıradan..! 12 00:00:00.12.2023
•Samimiyet içten gelir, dilden değil.! 05 00:00:00.12.2023
•Ya tutarsa.. 15 00:00:00.11.2023
•Yeni bakanlar, eski sloganlar..! 17 00:00:00.10.2023
•Sosyal medyanın Müslüman siyasetçileri..! 12 00:00:00.10.2023
•Önceliğimiz anlamak olmalı.! 26 00:00:00.09.2023
•Aynı tas aynı hamam.. 19 00:00:00.09.2023
•Taban önemli..! 06 00:00:00.09.2023
•Ekonomik bağımsızlığı olmayan bir ülke, demokratik ve özgür olamaz..! 16 00:00:00.08.2023
•Akıl tutulması... 10 00:00:00.08.2023
•Aset mi kaldı.? 03 00:00:00.08.2023
•Sağlık, ekonomi, siyaset..! 28 00:00:00.07.2023
•Keşke yanılmış olsaydık.! 27 00:00:00.06.2023
•Ekonomik bağımsızlığı olmayan bir ülke, demokratik ve özgür olamaz..! 12 00:00:00.06.2023
• Ekonomide "bir ileri iki geri." 30 00:00:00.05.2023
•Yeni Türkiye ve yeni siyaset dili..! 17 00:00:00.05.2023
•Yordunuz artık..! 08 00:00:00.05.2023
•Bu topraklarda 01 00:00:00.05.2023
•Pergel metaforu 18 00:00:00.04.2023
•Bahaneleri hep aynı..! 03 00:00:00.04.2023
•İtibardan tasarruf olmaz diyenlere itibar etmeyin 20 00:00:00.03.2023
•Seçim sath-ı mailine girerken 13 00:00:00.03.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.