Depreme Hazırlıksız Orhangazi

20.08.2025 00:00

Enbiya Bakır / 'ZAFER' e Doğru
enbiyabakr @ icloud.com

17 Ağustos 1999...

Türkiye'nin hafızasına kazınmış, yürekleri paramparça eden o büyük felaketin üzerinden çeyrek asır geçti. On binlerce insanımızı kaybettik, yüz binlerce insanımız evsiz kaldı. Yıkılan sadece binalar değil; güvenimiz, düzenimiz, hayatlarımızdı. O günlerden geriye kalan tek teselli, "Artık ders aldık, bir daha aynı acıları yaşamayacağız" umuduydu. Ama gelin görün ki, bu umut Orhangazi özelinde koca bir hayalden ibaret kaldı.

Depremin yıl dönümlerinde yapılan göstermelik anma törenleri, belediyelerin "deprem farkındalık" mesajları, sosyal medyada paylaşılan birkaç temenniden ibaret kaldı. Gerçek anlamda bir deprem seferberliği başlatılmadı. Orhangazi, hâlâ binalarını, altyapısını, kamu tesislerini depreme hazırlayamadı. Hâlâ yapı stoğunun büyük kısmı riskli. Ve daha da kötüsü; bu ilçeyi yönetenler, günü kurtarmaktan öteye geçemedi.

BELEDİYEDE MÜDÜRLÜKLER VE MÜDÜRCÜKLER:

İŞ YAPMAKTAN ÇOK KOLTUK DOLDURUYORLAR

Orhangazi Belediyesi, deprem hazırlığı için somut adımlar atmak yerine, "iş olsun" diye açılmış müdürlüklerle, tabeladan ibaret dairelerle uğraşıyor. Her biri kağıt üzerinde var olan, ama sahada ne yaptığı belli olmayan müdürlükler... Her biri yeni bir kadro, yeni bir koltuk, yeni bir maaş kapısı. Bu ilçe, depreme hazırlık gibi hayati bir meselede atılacak adımlar yerine, siyasi kadrolaşma ve eş-dost yerleştirme yarışına kurban ediliyor.

Bu müdürlükler, afet risk planı hazırlamak yerine, yılın büyük kısmını masa başında, kalan kısmını da protokol fotoğraflarında geçiriyor. Orhangazi halkı ise hâlâ sağlam konut, güvenli okul, dayanıklı hastane bekliyor. Bekliyor ama, görünen o ki daha çok bekleyecek.

Sayın Bekir Aydın, başkanlık koltuğuna oturduğunuz günden bu yana deprem konusundaki vizyonunuz nerede?

İlçede bir tane bile kapsamlı deprem master planı var mı?

Bir tane bile riskli yapı dönüşüm projesi tamamlandı mı? Deprem toplanma alanlarının tabelaları eskidi, bazı alanlar imara açıldı, kalanları da otoparka çevrildi.

Büyük bir deprem senaryosunda Orhangazi'nin hastanelerinin, okullarının, itfaiye binalarının ne durumda olduğunu biliyor musunuz?

Bilseniz, bu konuyu basın toplantılarında değil, meclis gündeminde konuşur, bütçeyi ona göre ayırırdınız.

Ama siz, belediye kaynaklarını öncelikli ihtiyaçlar yerine "şov" projelere harcamayı tercih ettiniz.

Orhangazi'yi karış karış satmayı tercih ettiniz.

Orhangazi Belediyesine icra gönderen tefecilerin iş yerlerinin kurdelasını kesip açılışlara katılmayı tercih ettiniz.

Hektaş'la ilgilenip Aydın İnşaat Malzemeleri arasında diyaloğu sağlamayı tercih ettiniz.

Ne yazık ki Orhangazi'de yönetenler kadar, yönetilenler de bu konuda yeterince duyarlı değil. Toplum olarak hâlâ "bize bir şey olmaz" kolaycılığındayız. Deprem çantası hazırlamak yerine, felaket günü kapı önünde toplanıp "devlet nerede" demeye alışığız. Ama asıl sorumluluk, bu ilçeyi yönetenlerdedir. Çünkü yetki, sorumlulukla gelir.

Bir yönetici, "deprem bir kader değil, önlenebilir bir afettir" diyebiliyorsa, bunu lafta değil, icraatta göstermek zorundadır. Ama Orhangazi Belediyesi, yıllardır bu sınavdan sınıfta kalıyor.

17 Ağustos'un yıl dönümleri, sadece anma değil; aynı zamanda hesap sorma günleri olmalıdır. Orhangazi'de belediye başkanından meclis üyelerine, afet yönetim biriminden imar müdürlüğüne kadar herkes, "Yarın deprem olsa ne yaparız?" sorusuna net, gerçekçi, tatbikatla desteklenmiş bir cevap veremiyorsa, bu makamları işgal etmelerinin hiçbir anlamı yoktur.

Sayın Bekir Aydın ve ekibi; sizler bu ilçenin deprem gerçeğini görmezden gelmeye devam ederseniz, tarih sizi "17 Ağustos'un dersini almayanlar" olarak yazacaktır. Ve unutmayın: Deprem gelmeden uyanmayan, deprem geldiğinde uyanamaz.