HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 18 NİSAN 2025, CUMA

Türklerin hayat akışı

16.04.2025 00:00
Artık ,  kendi   yarasına   merhem olamayan , yıpranmış  , askeri yorulmuş , bazı  gruplar  baş kaldırmış  , boş  verilmiş , millet sefaletle  boğuşurken  ülkenin  ileri gelenleri  avrupa ülkelerinde  gezinirken , fakir  düşen anadolu insanı  boğazını  doyurmakta zorlanıyordu.

  Koskoca İmparatorluk  , bünyesinde  bulundurduğu  bir  çok azınlık  kitlelerine  söz  geçiremiyor , olan ,  Türk Milletine  oluyordu.

Azınlıkların keyfi  yerindeydi.

Analar , ekmeklik  unu  biraz  daha  çoğaltmak için  , içine  mısır  koçanı bile  öğütüyordular,  ayakta  çarık olması  variyet  işaretiydi. Damda  bir sarı inek ,  bir kaç  tavuk , bir kaç ördek.Kilerde  bir iki çuval arpa buğday.

Sonra  bunlar  yetmezmiş  gibi kopuşlar başladı..Balkanlar ,Urumeli ,  Selanik ve çevresi , Anadoluya akın akın göç etmeye başladılar.

Binbir zorlukla Edirne 'ye varan kafileler ,yollarda sıtmaya yakalananlar , kimi aç  ,  kimi tok,    kimi yaralı.Sürgün vardı. Büyük Bozgun dedi, Dedem.

Sürgün   olmasa  gelirmiydi.?

Yılmadılar , çalışıp didindiler  , tekrar

Ana yurda dönmek umuttu . Elele verip , toprağa kenetlendiler.

Zaman zaman ,  araya bozguncular girse de   , yaralarını  kanatsa  da  Türk Anaları vazgeçmediler ,

 boy boy yiğitler yetiştirdiler. Ordu kurdular..Kızları  oldu yurt kurdular.

Yara  ,sadece tende olaydı  , yürekler ,ruhlar  yaralanırken , o  yaralara  tuz basıldı.Demir dağlandı.

Merhem  olmaya , kimsenin  hali vakti yoktu.

Dört bir yan ,yangın yeri.tutunacak dal arandı

Yoksa , Bu ateşe düşermiydi.?

Dağlardan tepelerden , nehirlerden derelerden , köpük köpük köpüren ,hırçın denizlerden, Ege  ve Marmara 'nin  masmavi sularından geçerek , Anadolu'ya gelmişlerdi.

Vatansız olurmuydu..?

Yeniden  , yeniden  kaçıncı  köklenişti  bu.

Asırlar  boyu , Orta  Asya dan ,Anadolu'ya ,Anadolu 'dan  Balkanlara , mütemadiyen  süregelen  gelgitlerle ,  savaşçı   ruhları   bileylenen  , bilgisi ilerleyen bu  güzel  insanlarımız  biz Türklerdik.

Onlar bilirde , Biz bilmezmiydik..?

Oysa , Vatan  aşkıyla  kamçılanan  ruhumuz ,  kararmaz  yüreğimizle , kocaman kalaylı  bir  maşrapa  idik, biz   birdik   diriydik.

Edebali öğütlerini  unutmuşmuyduk..?

O yıllarda , çakıllar arasında yalın ayak ,başı kabak misali savaşırken, bazen  kapaklanıp  dizlerimiz toprakta  kanarken  hiç umursamadık.Toprak şifacıydı.

Umay Ana  koruyup ,kollamazmıydı..?

Atının kuyruğuna düğüm atıp,eğere  atlayan ,okunu çeken yiğitlere , Analar o kalaylı maşrapalarda ayran taşıdılar. Içleri serinlerdi.

Köpük köpük,  çoşkun  ayranları  kabarmazmıydı..?

Biz Türkler , bütünüyle tek parça nadide bir eserdik.Tanrı Turku kutsamadımıydı..?

Billûr  pınarların  suyundan içtik..Gün oldu , gül şerbeti , üzüm  şırasıydı tadı.

Biraz da  kımızı  özlememişmiydik..?

Bıraksalar  ırmağına dönecektik. Orhon ,selenga.

Akışan çoşkun   nehirler ,Tunca ,Tuna , Arda ,Meriç.

Bıraksalar tersine yüzerdik.Yüzemezmiydik..?

Giderdik Baykal gölüne, Vardar  ovasına, İslimye'nin yeşiline Burgaz'ın mavisine...

Bozkırlarda at koştururduk.

Adriyatik'ten Çin seddine kadar giderdik. Gidemezmiydik...?

Amma Velakin son yurt dedik yerleştik.

Son durak , kevser ırmağı düşledik.

Asırlar önce  , veda ettiğimiz ,Anadoluya ,Rumeli  semalarından  kuyruklu yıldızlar misali kaydık.

Tüm halklarla , billûr.,  buz gibi suları kalaylı bir maşrapadan  içtik.

AY  , GÜMÜŞTEN  BİR SUNUM TEPSİSİ  GÖRÜNÜMÜYLE PARILDIYORDU. ÇİFT BAŞLI BİR

KARTAL YÜKSEKLERDEN SÜZÜLDÜ . KANADINDA   AY YILDIZLI  AL BAYRAĞIMIZ  vardı.

Bize şifa ,

Yaramıza deva ,

Vatana vefa oldu.

DÜNYAYA ŞAN ŞEREF OLDU. 

OLDU  .. .OLAMAZMIYDI....???

Türkiye Cumhuriyeti,

Devletimiz,

Ordumuz ,

Bayrağımız,

Milletimiz var olsun.

Müyesser Güzel   15 .  Nisan  . 2025



 
Müyesser GÜZEL / diğer yazıları
•Türklerin hayat akışı 16 00:00:00.04.2025
•Bir Yolculuk, Güven, Emanet 12 00:00:00.03.2025
•ÇAYLARRR... 18 00:00:00.02.2025
•Ben Selman 01 00:00:00.01.2025
•ORHANGAZİ'DE ESKI KIŞ GÜNLERİ 17 00:00:00.12.2024
•Yalnız Ağaç 09 00:00:00.10.2024
•Gönül 29 00:00:00.07.2024
•AKASYALAR AÇARKEN 08 00:00:00.07.2024
•VEZİRKÖPRÜ PARKINDA, TARİHİ ESERLER. 27 00:00:00.06.2024
•Yeşil tatlı sulu , Ekşi dayanılmaz erikler. 31 00:00:00.05.2024
•Gonca gül 23 00:00:00.05.2024
•19 Mayıs Gecesi 20 00:00:00.05.2024
•"Çömlek Patladı" 12 00:00:00.05.2024
•23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 23 00:00:00.04.2024
•Yıl 2003 ,Günlerden cumartesi. 18 00:00:00.04.2024
•Tuzu kokan kimlikler 05 00:00:00.02.2024
•7 TEPEDEN, 7 DEREDEN NOTLAR 12 00:00:00.01.2024
•Eski Alışkanlıklarımız 03 00:00:00.01.2024
•MEHMETÇİKLERE TÜRK’ÜN DESTANI 27 00:00:00.12.2023
•GAZ LAMBASI 20 00:00:00.12.2023
• Destur Savul 12 00:00:00.12.2023
•Eskici 05 00:00:00.12.2023
•Rüzgar, Ayaz ,Karanlık 15 00:00:00.11.2023
•Havada kasımpatı kokusu var 10 00:00:00.11.2023
• Kimseler yoktu. 08 00:00:00.11.2023
•Pusula 17 00:00:00.10.2023
•Günlük Yaşamdan kesitler 06 00:00:00.09.2023
•TÜRK MILLETİNİN ZAFERLERİ ve DESTANLARI 29 00:00:00.08.2023
•Unut, inceldiği yerden kopsun. 16 00:00:00.08.2023
•Eski Orhangazi’mizde ki mesire, piknik ve eğlence alanları. 10 00:00:00.08.2023
•HASAN DEDE 03 00:00:00.08.2023
•Babam, 27 00:00:00.06.2023
•Merhaba Dünyalılar, 12 00:00:00.06.2023
•HIDIRELLEZ. Hz. HIZIR ile Hz. İLYAS 08 00:00:00.05.2023
•ÖNDEKİ GÜN 01 00:00:00.05.2023
•GÜZEL BİR HAFTA 03 00:00:00.04.2023
•21 Mart- Sultan Nevruz 20 00:00:00.03.2023
•YAŞLI ELMA AĞACI 13 00:00:00.03.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.