Tuzu kokan kimlikler

05.02.2024 00:00

Çok soğuktu , zemherinin bilmem kaçıncı günü.

Yoksul ama umutlu çocuklar,resim çiziyorlardı, biri sulu boya , biri kuru boya ile.

Odada ki sobaları, güm güm yanıyor , odunları adeta, kıtlıktan çıkmış gibi yutuyordu.

Çocuklarda soba ve boru da kıpkırmızı olmuşlardı.

Banyo yaptınız üşümeyin , dedi .Nineleri.

Karınları toktu, az önce bulgur pilavı pişirdi onlara ,yanına da üzüm hoşafı.

Anneleri de çok severdi ,hemde dibi tutacak. Bol soğanlı, naneli ,dibi tutmuş ,bulgur pilavını çok sever, kızım diye içinden geçirdi.

Anne gündeliğe gidiyordu. Henüz gelmemişti eve..Birazdan gelirdi...Elleri deterjandan şişmiş. Kızarmış burnu, cebinde günlük yevmiyesi, yorgun yorgun.

Patron cimri. Parayı elinde sabahtan akşama kadar tutanların cinsinden.Cinsine bana ne ya... neyse..?

Tam kapıdan çıkarken uzatır parayı. Para olduğuna pişman, cehennem gibi ,kalbinin harlı cehennemi geçmiş gibi sıcak.

Birazdan akşam ezanı olunacaktı.

Sabahtan beri damadı da gelmemişti.

Gece gündüz iş arıyordu.

_Uyma , damat dedim, görmezden gel.

Her insan gibi hataları olsa da,

Devlet malına, kamu malına zarar ziyan gelir diye çok dikkat ederdi.

Çalıştığı yerin deposundan malzeme kaçıranı ihbar etmişti.

Sen misin ihbar eden ,elbirliği kararıyla kapı önüne konulalı bir aydan fazla oldu.

Olacağı buydu.Madalya mi takacaklardı.

Bu işler böyledir damat.

Aklından bunları tekrar tekrar geçiren Nine , resim çalışması biten çocuklara..

_ Malzemeleri yerlerine götürün, fırçanı yıka yavrum.

Ellerinizi yıkayıp gelin .dedi.

Yeni demlediği ıhlamur dan kendisine ve çocuklara da birer fincan döktü.

_ İçin ılık ılık ,şifalar olsun.

Sonra , sedire oturdu Nine , dantel perdeyi araladı , biraz sokağa baktı.herkes kendi kabuğuna çekilmiş , suyu kurumuş derecikler gibiydi.Ya sabır ya sabır diyerek perdeyi çekti.

Nine , eline örgüsünü aldı.Atkı örüyordu.

Selanik örgüsünden.

Torun kalktı , iki mandalina ile geldi ,soyup kabukları sobanın üstüne bıraktı.Tanıdık bir misafir geldi gibi koktu sıcak oda..

Nine , damat ya iş bulamazsa dedi, içinden..

Oysa ne çok söylenecek hatta, haykırılacak sözler varken neden içimden sessizce söylüyorum ,

Sustukça kaale alınmayan insanız bizler dedi.

Elinden örgüyü bıraktı.

Bu örneği sinirli sinirli öremezdi.

Adı üstünde Selanik..

Beyaz kule ,Manastır.Yanya ,Drama.Kayalar

Sofular ,Gümülcine .

Akşam ezanı okunuyordu.

Abdest aldı .Namazını eda ettikten sonra , duasında damadına da dua etti..

Bu güzel belde de ,ne kadar masum duygu , bakir hayatlar hoyratça dağlara kaldırılmış.

Yoksulluk dikenli teller gibi yol boyu çakılmıştı.

Keçecilerin,mis kokulu tuhafiye dükkanları ile tek kubbesi kalan , "Osman Gazi oğlu Orhangazi 'nin yaptırdığı" hamam arasındaki ,sıra dükkanlar vardı.

Çocuklara _ Botlarınız açılmış, oraya tamire vereyim ,yarın ince ayakkabı giyersiniz. İdare edin yavrularım, dedi.

Yüreciği saygın kişi işinden edilmiş,

Helâ testileri rafa kalkmıştı.

_ Birazdan anneniz gelir, Babanızda müjde li haberle , dedi.

Nine, babasından tekavüt parası alıyordu.İdare edeceklerdi.

Sağlık olsun du.

Güngörmüş Nine ," La havle" çekip yerinden doğruldu.

Koca işkembesi doymak bilmeyen soba ya iki odun daha attı.

Esenliklerle.

Müyesser Güzel 28.01.2024