Mahmut Kara: "Türk milleti iki kutup arasına sıkışmaya mahkûm değildir"

09.04.2025 22:41

Zafer Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi ve Kurucular Kurulu Üyesi Mahmut Kara, yaptığı yazılı açıklamayla hem iktidarı hem de ana muhalefet partisini sert sözlerle eleştirdi. Kara, Türkiye'nin iktidar ve ana muhalefet arasındaki yapay bir kutuplaşmaya mahkûm edilmek istendiğini belirterek, "Türk milleti bu iki kutbun arasında sıkışmaya mahkûm değildir" dedi.
Kara, Türkiye'de son yıllarda siyasi tartışmaların gerçek gündemlerden uzaklaştırıldığını, vatandaşın temel sorunlarının tartışılmadığını söyledi. Kara'ya göre bu durumun temel nedeni, iktidar ve ana muhalefet arasında süregelen kısır çekişmeler.
"Türkiye bugün, iktidar ile ana muhalefet arasındaki yapay ve yıpratıcı bir kutuplaşmanın esiri haline getirilmeye çalışılıyor" diyen Kara, halkın çözüm beklediği onlarca konuda hiçbir ilerleme sağlanamadığını savundu.
Mahmut Kara, "İktidar, ana muhalefeti mandacılıkla; ana muhalefet ise iktidarı cuntacılıkla suçluyor" sözleriyle siyasi partiler arasındaki dilin halkı kutuplaştırdığını belirtti.
Bu karşılıklı suçlamaların siyaseti bir yarıştan çıkarıp, bir çatışmaya dönüştürdüğünü ifade eden Kara, "Bu karşılıklı suçlamalar, milletin gerçek sorunlarını konuşmaktan uzak, yapay gündemlerin pençesinde bir siyaseti besliyor" dedi.
Mahmut Kara'ya göre bu durum, halkı ilgilendiren işsizlik, yoksulluk, enflasyon, eğitim, sağlık gibi temel sorunları gölgede bırakıyor.
Zafer Partisi olarak bu kısır tartışmaların dışında kaldıklarını ifade eden Kara, "Oysa Türk milleti, bu iki kutbun arasına sıkışmaya mahkûm değildir" diyerek üçüncü bir yolun mümkün olduğunu vurguladı.
"Ne mandacılara boyun eğer, ne de darbecilere geçit verir" diyen Mahmut Kara, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük konusundaki hassasiyetine dikkat çekti.
Açıklamasında Atatürk'ün izinden gittiklerini vurgulayan Kara, "Türk milletinin ihtiyaç duyduğu şey; emperyalizmin karşısında Atatürk çizgisinde üçüncü bir yoldur" ifadelerini kullandı.
Bu üçüncü yolun adının Zafer Partisi olduğunu dile getiren Kara, "İşte o yol, Türk milletinin sesi olan Zafer Partisi'dir" dedi.
Zafer Partisi'nin temel ilkelerinin akıl, bilim ve vatan sevgisi olduğunu belirten Mahmut Kara, bu ilkelerle hareket ettiklerini söyledi.
"Akılla, bilimle, vatan sevgisiyle yürüyen bu yol; Türk milletini yeniden ayağa kaldıracak yegâne yoldur" diyerek parti politikalarının halk merkezli olduğunun altını çizdi.
CHP Genel Başkanı'nın geçtiğimiz günlerde yaptığı alışveriş boykotu çağrısını da değerlendiren Kara, bu çağrının halkın gerçek sorunlarını kavramaktan uzak olduğunu söyledi.
"CHP Genel Başkanı'nın alışveriş boykotu çağrısı, halkın gerçek sorunlarını kavrayamayan yüzeysel bir çıkıştan öteye geçememiştir" diyen Kara, bu tür çağrıların halkı suçlu ilan etmeye yaradığını öne sürdü.
Ekonomik krizin sorumlusunun halk değil, yanlış politikalar olduğunu ifade eden Kara, "Ekonomik krizin sorumlusu olarak vatandaşı hedef göstermek, siyasi sorumluluktan kaçmanın ve iktidarın yanlış politikalarına ortak olmanın başka bir biçimidir" dedi.
Enflasyonun, hayat pahalılığının ve alım gücündeki çöküşün sebeplerine değinen Kara, "Enflasyonun, hayat pahalılığının ve alım gücündeki çöküşün kaynağı halkın tüketimi değil; yıllardır sürdürülen yanlış ekonomik politikalar, denetimsiz göç, üretimsizlik ve rant odaklı yönetim anlayışıdır" açıklamasını yaptı.
Bu gerçekleri dile getirmeden yapılan boykot çağrılarının samimiyetsiz olduğunu ifade eden Kara, "Bu gerçekleri dile getirmeden yapılan boykot çağrısı, acizliktir" dedi.
CHP'nin muhalefet etme şeklini de eleştiren Kara, "CHP, iktidarı denetlemek ve alternatif üretmek yerine, halkı suçlamayı tercih etmektedir" şeklinde konuştu.
Mahmut Kara, son dönemde bazı gençlerin haksız yere tutuklandığını, buna karşın terör destekçilerinin özgürce hareket ettiğini söyledi.
"Vatanını, bayrağını seven, milletine, anayasasına ve hukukuna sahip çıkan gençler haksız yere tutuklanırken; vatan hainleri, terör destekçileri serbestçe propaganda yapabiliyor" diyerek adalet sistemine tepki gösterdi.
Kara, "Adaletin terazisi neden bu kadar şaştı?" sorusunu sorarak kamu vicdanında oluşan adalet duygusu zedelenmesine dikkat çekti.
"Devletin üniter yapısını, hukuku, adaleti ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bekasını savunmak suç, bölücülüğü desteklemek özgürlük mü oldu?" diyerek çarpıklığa işaret etti.
Bu duruma artık sessiz kalınmaması gerektiğini vurgulayan Kara, "Bu çarpıklığa artık dur denmeli!" çağrısında bulundu.
Mahmut Kara, Türk milletinin adını anmaktan çekinen siyasetçileri de sert şekilde eleştirdi.
"Türk milletinin adını anmaktan çekinen siyasetçiler, temsil ettikleri milletin varlığını yok sayarak kime hizmet ettiklerini sorgulamalıdır" diyen Kara, milletin iradesinin dışlandığını ifade etti.
Bu toprakların evlatlarının köksüz siyasete mahkûm olmadığını belirten Kara, "Bu toprakların evlatları, köksüz siyaset anlayışına mahkûm değildir!" dedi.
Milletin adını söylemekten bile korkanların, o milletin temsilcisi olamayacağını vurgulayan Kara, "Milletimizin adını söylemekten bile korkanlar, milletin iradesini nasıl savunabilir?" diye sordu.
Kara, açıklamasını şu güçlü ifadelerle tamamladı:
"Türk milleti vardır, dimdik ayaktadır ve iradesini yok sayanlara asla prim vermez!"
Haber-Muharrem DEĞİRMEN / 3. GÖZ HRA