HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 05 TEMMUZ 2025, CUMARTESİ

“Zulme Boyun Eğmeyenlerin Efendisi: Hz. Hüseyin”

05.07.2025 00:00
Bazı ölümler ölmek değildir. Bazı direnişler tarihe sığmaz. Bazı isimler zamanla anılmaz, zaman o isimle anlam bulur. Hz. Hüseyin, işte o isimlerden biridir. Onun Kerbela'da yazdığı destan, bir matem değildir yalnızca; bir duruşun, bir haykırışın, bir itirazın ete kemiğe bürünmüş hâlidir. Kerbela bir çöl değildir artık, bir coğrafya değildir sadece. Kerbela bir vicdanın sınandığı yerdir.

O gün Kerbela'da sadece Hz. Hüseyin değil, insanlık da susuz bırakıldı. Fırat'ın kenarında, suya erişimi engellenen çocuklar, bebekler, kadınlar ve bir avuç yiğit… Onlar bir padişahlık mücadelesi vermiyorlardı. Onlar bir iktidar kavgası gütmüyorlardı. Onların savaşı hak ile batılın savaşıydı. Onların derdi, insanlığı yeniden uyandırmaktı. Ama bu uyanış çağrısı kanla boğulmak istendi. Çünkü zalimler bilir ki, halkın vicdanı bir kez uyanırsa, onların saltanatları yıkılır. Hz. Hüseyin, o vicdanın haykırışıydı.

Yezid bir isim değil, bir karakterdir. Her dönemde yeniden doğar. Her toplumda iktidara tırmanır. Adaletin önüne çıkar, hakikati çarmıha gerer. Ve her dönemde ona karşı bir Hüseyin çıkar. Ama Hüseyin olmak kolay değildir. Hüseyin olmak, susuz kalmayı göze almaktır. Evladını, kardeşini, dostunu toprağa vermek, ama hakkı toprağa vermemektir. Hüseyin olmak, başını eğmemek, ölümü dik karşılamaktır.

Hz. Hüseyin'in Kerbela'ya yürüyüşü, kaderine boyun eğmek değil, kaderi şekillendirmektir. O yürüyüş, zalimin düzenine biat etmeyenlerin yürüyüşüdür. O yürüyüş, dün başlamış, bugün de devam eden bir yürüyüştür. Her kim ki bir mazlumun elinden tutuyorsa, her kim ki bir zalime "dur" diyorsa, o yürüyüşün içindedir. O yürüyüşün öncüsü, susarak değil, konuşarak, kaçarak değil, karşı koyarak ilerlemiştir.

Bugün İslam dünyası paramparça… Kan gövdeyi götürüyor, adaletin sesi duyulmuyor, yetimler artıyor, merhamet kayboluyor. Peki neden? Çünkü Kerbela günü elimiz kana bulandı. Çünkü biz o gün Hz. Hüseyin'e değil, Yezid'e sahip çıktık. Çünkü biat edenlerin çoğunluğu, hakkı değil gücü tercih etti. O günün sessizliği, bugünün çığlığına dönüştü. Bugün hâlâ suskunluk hüküm sürüyorsa, sebebi geçmişte hakkın sesi boğulurken gösterilen ilgisizliktir. Zulmün galip geldiği her coğrafyada Kerbela yeniden yaşanır.

Hz. Hüseyin bize sadece bir yas bırakmadı, bir dava bıraktı. Aşura'yı sadece gözyaşıyla değil, bilinçle anmak gerekir. Çünkü Hüseyin'i ağlayarak değil, onun gibi durarak yaşatabiliriz. Hüseyin'e ağıt yetmez. Onun kanı yerde kalmasın diyorsak, o kanın aktığı yerden doğrulmalıyız. O gün Fırat'a erişemeyen Hüseyin'in torunları bugün de susuz, bugün de mazlum. Ve biz yine susuyoruz. Ve biz yine üç maymunu oynuyoruz.

Kerbela, Müslüman'ın zihinsel kopuşunun başladığı yerdir. Hilafet, o gün saltanata dönüştü. O gün Resulullah'ın evinden dökülen nur, saraylara esir edildi. O gün, akıl değil, çıkar konuşmaya başladı. O gün, adalet değil, zorbalık yürürlüğe girdi. Ve biz, hâlâ o günün utancını yaşıyoruz. O gün bastırılan ses, bugün çığlığa dönüşmüş durumda. O gün akan kan, bugün hâlâ akıyor. Coğrafyalar değişti, ama dram aynı. Aktörler değişti, ama roller aynı.

Hz. Hüseyin'in mesajı hâlâ açık: Zulme boyun eğme. Hakkın yanında ol. Bedeli ne olursa olsun, adaleti terk etme. Ne olursa olsun, biat etme. Susma. Seyretme. Gözünü kapa, ama kalbini karartma. Yüreğin varsa, Hüseyin ol. Yüreğin yetiyorsa, Kerbela'da susuz kalmayı göze al. Çünkü Hüseyin olmak, yaşamak değil, yaşatmak içindir. Onurlu bir ölüm, zillet içindeki hayattan daha anlamlıdır. Çünkü "Zulme boyun eğen bir insanın yaşamasıyla ölmesi arasında fark yoktur." demişti Hüseyin. Ve bu söz, bir cümle değil, bir çağrıdır.

Bugün hâlâ adaletin dili kesik, merhametin sesi kısık. Müslüman coğrafyalarda gözyaşı, hüzün ve acı dinmiyor. Çünkü biz Hüseyin'i anlayamadık. Onu bir efsane yaptık, bir matem ritüeline hapsettik. Oysa o direnişti, o bir devrimdi, o bir haykırıştı. O bir "hayır" demeydi. O bir dik durmaydı. Ve biz hâlâ eğilmişsek, Hüseyin'i anlamamışız demektir.

Kerbela bitmedi. Kerbela bir hâl durumudur. Zulüm bitene dek sürecek bir vicdan imtihanıdır. Her nesil, kendi Kerbela'sında bir tavır almak zorundadır. Her çağın Yezid'i vardır. Ve her çağda birileri Hüseyin gibi dimdik durmak zorundadır. O duruş varsa, umut vardır. O direniş varsa, gelecek vardır. O bilinç varsa, ümmet uyanacaktır.

O yüzden, Kerbela'yı unutma. Ama daha önemlisi, Hüseyin'i yaşa. Onun gibi düşün, onun gibi hisset. Ve onun gibi eğilme. Ancak o zaman Kerbela toprağından bir diriliş yeşerir. Ancak o zaman, tarih susar; ama vicdan konuşmaya başlar.

 
Yüksel AKBAYRAK / TERS KÖŞE / diğer yazıları
•“Zulme Boyun Eğmeyenlerin Efendisi: Hz. Hüseyin” 05 00:00:00.07.2025
•Hücrede Doğan Siyasi Cazibe: Ümit Özdağ ve Yeni Neslin Sessiz Haykırışı 02 00:00:00.07.2025
•150 GÜNÜN ARDINDAN ORHANGAZİ 25 00:00:00.06.2025
•“Hedef Türkiye” Gerçeği: Bir Uyarının Gölgesinde 20 Yıl 18 00:00:00.06.2025
•Ekonomik Gerçekler ve Çözüm Arayışları 11 00:00:00.06.2025
•İznik’te Sessiz Ama Derin Bir Değişim 29 00:00:00.05.2025
•ADD Aile Şirketi Değildir, Egoların Gölgesi Hiç Değildir ADD: Açılımı Artık “Aile Dostları Derneği” mi? 21 00:00:00.05.2025
•19 Mayıs bir uyanış, bir itiraz, bir meydan okumadır 18 00:00:00.05.2025
•Sadabat Paktı Krizler İçinde Doğunun Ortak Aklı 13 00:00:00.05.2025
•"Sadece Bir Kişiye Değil, Bir Duruşa Saldırıdır Bu" 05 00:00:00.05.2025
•Hayalden Hakikate 22 00:00:00.04.2025
•TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR DÖNEMEÇ İKLİM YASASI VE DEVLETİN STRATEJİK KARARLARI 16 00:00:00.04.2025
•Sosyal Devlet, Milli Devlet ve Atatürkçü Duruşun Mirasçısı 14 00:00:00.04.2025
•En yüce değer ADALET 09 00:00:00.04.2025
•İklim Kanunu’na Karşı Çıkmalıyız! 26 00:00:00.03.2025
•OĞUZ TÖRESİ VE ÇANAKKALE - ATATÜRK'SÜZ ZAFER OLMAZ! 18 00:00:00.03.2025
•Bir Milletin Ruhunu Yaşatan Tarihler 12 Mart ve 14 Mart 12 00:00:00.03.2025
•Oğuz Kağan'dan Atatürk'e Uzanan Kutsal Miras Türk Kadını 07 00:00:00.03.2025
•Güçlü Türkiye için: İklim yasasına hayır! 04 00:00:00.03.2025
•AYNI SENARYO, AYNI FİGÜRANLAR 24 00:00:00.01.2024
•CHP ORHANGAZİ’DE NEREYE KOŞUYOR? 12 00:00:00.01.2024
•HAKSIZLIKLARA ve BASKILARA RAĞMEN... 03 00:00:00.01.2024
•CHP’DE AKIL TUTULMASI MI YAŞANIYOR? 27 00:00:00.12.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.