HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 22 EKİM 2025, ÇARŞAMBA

“İtin Havlamasıyla Çınar Sallanmaz”

22.10.2025 00:00
1930 yılında Cumhuriyet'in ilk yıllarının coşkusuyla kurulan Orhangazi Gençlerbirliği, o dönem yalnızca bir futbol takımı değil, bir idealin, bir gençlik hareketinin, bir spor kültürünün simgesiydi. O yıllarda futbolun yanı sıra yüzme, güreş, atletizm, basketbol gibi branşlarda da mücadele eden kulüp, Orhangazi'nin gençlerine hem disiplin hem de dayanışma duygusunu öğreten bir okul gibiydi. Aradan geçen bir asır boyunca, zaman zaman zor dönemler yaşadı, yalnızca futbol şubesiyle ayakta kaldı, kimi yıllar unutuldu, kimi dönemlerde yeniden parladı. Fakat her şeye rağmen kökleri toprağın derinliklerinde, Orhangazi'nin kalbinde hep canlı kaldı. Bugün Ertuğrul Gündüz başkanlığında yeniden o eski çok branşlı yapısına kavuşan, geçmişine sadık kalarak geleceğe yürüyen 100 yıllık bir koca çınardan söz ediyoruz.

Bu çınarın dalları bugün her zamankinden daha güçlü. Futbolda A takım 35 sporcu ile mücadele ederken, altyapıda 400 genç geleceğe hazırlanıyor. Futbol okulunda 200 minik sporcu, sadece topa vurmayı değil, birlikte başarmayı öğreniyor. Kadın futbol takımı 75 sporcusuyla sahalarda yer alıyor. Havuzda 140 yüzücü, pistte 45 atlet, salonda 70 voleybolcu, 60 badmintoncu her gün aynı heyecanla çalışıyor. Bu dev spor ordusunun arkasında ise 17 antrenör ve teknik adam bulunuyor. Her biri yalnızca branşında uzman değil, aynı zamanda gençlere spor ahlakını, takım ruhunu, vefa duygusunu kazandıran birer rehber. Orhangazi Gençlerbirliği, bugün neredeyse 1000'e yakın aktif sporcusuyla bir ilçenin geleceğini sporla inşa ediyor.

Benim için bu kulüp, bir takım olmanın çok ötesinde bir anlam taşır. Uzun yıllar boyunca bu formayı giyip santrafor olarak mücadele ettim. O formanın kokusu, çamurlu sahaların toprak kokusuyla karışmış terin hatırası hâlâ üzerimdedir. Her golün ardından yükselen o çocukça sevinç, her kaçan pozisyonun ardından sabaha kadar içi kemiren o sızı, her galibiyetin ardından tüm mahallenin kutlama havasına bürünmesi…

İşte Gençlerbirliği budur. Sadece sahada oynanan bir oyun değil, bir yaşam biçimidir.

Elbette bu ulu çınarın gölgesinde sadece ben değil, Orhangazi'nin neredeyse her kesiminden insan yetişti. Siyasetten iş dünyasına, sivil toplumdan yerel yönetime kadar birçok isim bu kulübün formasını giydi, top koşturdu, ter döktü. Her biri, bu koca çınarın bir dalına emek verdi, gövdesine iz bıraktı. İşte o unutulmaz isimler:

Osman Uçar, Hikmet Çoklar, Neşet Çağlayan, Hayri Beşe, Metin Çoklar, Kaptan Ensar Salmaşur, Rıfkı Abi, İlhami Akdağ, Salim Ercan, Müjdat Gürsoy, Ertuğrul Gündüz, Orhan Öztürk, Özcan Pehlivan, Alaattin Çoban, Fikret Yılmaz, Erkan Pektaş, Kaptan Rafet Taşçı, Kani Şen, Demirali Vatansever, Suat Çiftçi, Recep Alemdar, Murat Alemdar, Rahmetli Erol Alemdar, Rahmetli Gökmen Yıldıran, Orhan Alemdar, Sedat Türker (Acem Sedat), Hüsnü Canbazoğlu, Ahmet Doğru (Şapıldak), Şinasi Kaya, Murat Yiğit, Ali Cansız, İbrahim Cansız.

Her biri farklı dönemlerde bu kulübün bir parçası oldular. Kimisi kaptanlık yaptı, kimisi yönetici oldu, kimisi saha kenarında su taşıdı, kimisi taraftar olarak takımıyla yaşadı. Ama hepsinin ortak noktası aynıydı: Orhangazi Gençlerbirliği'ne duydukları sevda. Koca çınarlık, işte böyle bir şeydir. 7'den 77'ye herkesi kapsayan bir ağaç gibi, her yaprağında bir hikâye, her dalında bir insan, her kökünde bir vefa barındırır.

Bu köklü camianın geçmişinde iz bırakmış, emeğiyle adını tarihe yazdırmış daha nice isim vardır. Pala Selami, Ahmet Baysal gibi emektarları rahmetle anıyorum. Onlar, bugünkü kuşağın yolunu açan, ilk temelleri atan kahramanlardı. Aynı şekilde, yalnızca Gençlerbirliği'ne değil, Orhangazi'deki tüm spor kulüplerine gönülden destek veren, sporu bir toplumsal hizmet olarak gören rahmetli Turgut Ünlü'yü de saygıyla anmak gerekir. O, gençliğe değer vermenin, sporu siyasetin değil insanlığın hizmetine sunmanın ne demek olduğunu göstermiş bir liderdi.

Bugün Orhangazi'de sokakta yürürken karşınıza çıkan her iki kişiden biri, bir şekilde Gençlerbirliği ile yolu kesişmiş biridir. Kimi yaz spor okuluna gitmiştir, kimi altyapıda forma giymiş, kimi kısa süreliğine antrenmanlara katılmıştır. Çünkü bu kulüp, sadece bir spor kurumu değil; bir dönemin çocukluk anısı, gençlik heyecanı, dostluk bağı, hatta kimi zaman bir kimliktir. Orhangazi'nin toplumsal dokusunda, her mahallesinde, her okulunda bu kulübün izi vardır.

Ertuğrul Gündüz başkanla başlayan yeni dönem, sadece bir yönetim değişimi değil, bir anlayış devrimidir. Uzun yıllar boyunca Orhangazi'de kulüpler arasında mesafe, hatta zaman zaman gerginlikler vardı. Her kulüp kendi kabuğuna çekilmiş, kendi mücadelesini verir hale gelmişti. Fakat bugün tablo tamamen değişti. Ertuğrul Gündüz başkan ile Hürspor Kulüp Başkanı İlhami Akdağ başkan, ilçede sporu bir rekabet değil, bir kardeşlik alanı haline getirmeyi başardılar. Artık kulüpler birbirinden futbolcu alıyor, tesisleri paylaşıyor, hatta birlikte organizasyonlar düzenliyor. Bu dayanışma, bizim kuşağımızın göremediği ama hep hayal ettiği bir tabloydu. Bu iki değerli başkan, adeta iki kardeş kulüp yaratarak Orhangazi sporunda barış ve birlik dönemini başlattılar.

Gençlerbirliği, sadece sahada değil, sokakta da kazanıyor. Çünkü her yeni branş, her yeni sporcu, aslında gençleri kötü alışkanlıklardan uzak tutan bir kurtuluş kapısı. Bugün 700-800 gencin bu kulüp çatısı altında spor yapıyor olması, sadece bir sportif başarı değil, aynı zamanda bir sosyal görevdir. Uyuşturucudan, zararlı alışkanlıklardan, umutsuzluktan uzak tutulan her genç, Orhangazi'nin geleceğine kazandırılmış bir değerdir. Sporun dönüştürücü gücünü en iyi anlatan örnek, işte bu tablodur.

Bir diğer önemli nokta, Gençlerbirliği'nin kadınlara ve genç kızlara verdiği önemdir. Kadın futbol takımının 75 sporcudan oluşması, bu ilçede spora bakışın ne kadar değiştiğini gösteriyor. Artık kız çocukları da özgürce sahaya çıkıyor, topa vuruyor, mücadele ediyor, kazanıyor. Bu değişim, yalnız spor değil, bir zihniyet devrimi. Kadınların tribünde değil, sahada yer alması, genç nesiller için çok güçlü bir mesaj.

Bugün Orhangazi Gençlerbirliği, hem branş zenginliği hem sporcu sayısı hem de yönetsel yaklaşımıyla bir model haline geldi. Artık sadece geçmişin hatıralarıyla değil, geleceğin planlarıyla da anılıyor. Kulübün hedefi, yalnız Orhangazi'de değil, bölgesel düzeyde de markalaşmak. Tesisleşme, altyapı güçlendirme, akademi düzeni kurma gibi adımlar bunun habercisi. Bu yönüyle, Gençlerbirliği bir spor kulübünden öte, bir spor akademisine dönüşüyor.

100 yıllık koca çınar yeniden tüm dallarıyla yeşeriyor. Kökleri geçmişte, dalları geleceğe uzanıyor. Orhangazi'nin her mahallesinde, her okulunda, her sokağında bu kulübün gölgesi var. Çünkü bu kulüp, yalnızca top koşturan gençlerin değil, Orhangazi'nin kalbinin attığı yerdir.

Ertuğrul Gündüz'ün liderliğinde, yüzlerce sporcunun emeğiyle, bu koca çınar artık sadece bir hatıra değil; yaşayan, nefes alan, büyüyen bir gerçek. Orhangazi Gençlerbirliği, 100 yıl önce olduğu gibi bugün de aynı inançla söylüyor: "Bu topraklarda gençlik varsa, umut da vardır." Ve o umut, bu çınarın gövdesinde, her yaprağında, her kökünde yaşamaya devam ediyor.

Ve son söz…

Orhangazi futbolunun temel taşlarından biri olan Orhangazi Gençlerbirliği, yalnızca bir spor kulübü değil; aynı zamanda gençleri hayata hazırlayan, onları kötü alışkanlıklardan uzak tutan bir eğitim yuvasıdır. Kurulduğu günden bu yana her branşta Orhangazi'yi ileriye taşımayı amaçlayan kulüp, profesyonel liglerden amatör liglere kadar uzanan sürecinde büyük bir özveriyle mücadele etmektedir.

Bugün yaklaşık 700-800 sporcuyu bünyesinde barındıran Orhangazi Gençlerbirliği, ilçedeki gençlerin hem fiziksel hem de sosyal gelişimine katkı sağlamaktadır. Sporun birleştirici gücüyle gençleri uyuşturucu ve zararlı alışkanlıklardan uzak tutmayı, onlara disiplin, kardeşlik ve dayanışma bilinci kazandırmayı kendine görev edinmiştir.

Tıpkı köklü bir çınar gibi… Bu kulüp, kökleriyle geçmişe, dallarıyla geleceğe uzanır. Çınar ne kadar büyükse, gölgesi o kadar koruyucudur. Orhangazi Gençlerbirliği de tüm gençleri bu gölgenin altında, birlik ve dayanışma içinde büyütmeyi hedefler. Sağdan soldan çıkan birkaç sönük ses ve İTİN HAVLAMASI bu köklü yapının gücünü asla sarsamaz. Belki bir yaprak sararır, ama koca çınar dimdik ayakta kalmaya devam eder.

 
Yüksel AKBAYRAK / TERS KÖŞE / diğer yazıları
• “İtin Havlamasıyla Çınar Sallanmaz” 22 00:00:00.10.2025
•Orhangazi’de Siyaset: Menfaat mi, Memleket mi? 14 00:00:00.10.2025
•Velhasıl Bursa Sudan Değil, Susuzluktan İbarettir... 07 00:00:00.10.2025
•Hangi Gençlik? Hangi Ekonomi? Hangi Eğitim? 02 00:00:00.10.2025
•FUTBOL SAHADA DEĞİL, MONİTÖR BAŞINDA OYNANIYOR 25 00:00:00.09.2025
•Gaziler Günü’nün Gerçek Manası Üzerine 19 00:00:00.09.2025
•Halkın Gerçek Gündemi Nerede? 17 00:00:00.09.2025
•Bağımsızlık Bir Kimliktir 10 00:00:00.09.2025
•Boş Tencere Siyaseti Yıkar 03 00:00:00.09.2025
• Ağustos Türklüğün Zaferlerle Yoğrulmuş Ayı 29 00:00:00.08.2025
•ORHANGAZİ’DE SPORUN ÇÖKÜŞÜ: 20 00:00:00.08.2025
•Orhangazi: Kaybolan Potansiyelin Hikâyesi 12 00:00:00.08.2025
•Depremi unutan geleceğini gömer! 05 00:00:00.08.2025
•İklim Kanunu Sonrası Orman Yangınları ve Doğa Katliamları: Ülkemizin Vahim Tablosu ve Yasal Mücadeledeki Eksikler 29 00:00:00.07.2025
•Kağan Usta’dan Gençliğe Yatırım, Bekir Aydın’dan Ücretli Tesis! 24 00:00:00.07.2025
•Bir Ahırın Sessizliği 15 00:00:00.07.2025
•“Zulme Boyun Eğmeyenlerin Efendisi: Hz. Hüseyin” 05 00:00:00.07.2025
•Hücrede Doğan Siyasi Cazibe: Ümit Özdağ ve Yeni Neslin Sessiz Haykırışı 02 00:00:00.07.2025
•150 GÜNÜN ARDINDAN ORHANGAZİ 25 00:00:00.06.2025
•“Hedef Türkiye” Gerçeği: Bir Uyarının Gölgesinde 20 Yıl 18 00:00:00.06.2025
•Ekonomik Gerçekler ve Çözüm Arayışları 11 00:00:00.06.2025
•İznik’te Sessiz Ama Derin Bir Değişim 29 00:00:00.05.2025
•ADD Aile Şirketi Değildir, Egoların Gölgesi Hiç Değildir ADD: Açılımı Artık “Aile Dostları Derneği” mi? 21 00:00:00.05.2025
•19 Mayıs bir uyanış, bir itiraz, bir meydan okumadır 18 00:00:00.05.2025
•Sadabat Paktı Krizler İçinde Doğunun Ortak Aklı 13 00:00:00.05.2025
•"Sadece Bir Kişiye Değil, Bir Duruşa Saldırıdır Bu" 05 00:00:00.05.2025
•Hayalden Hakikate 22 00:00:00.04.2025
•TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR DÖNEMEÇ İKLİM YASASI VE DEVLETİN STRATEJİK KARARLARI 16 00:00:00.04.2025
•Sosyal Devlet, Milli Devlet ve Atatürkçü Duruşun Mirasçısı 14 00:00:00.04.2025
•En yüce değer ADALET 09 00:00:00.04.2025
•İklim Kanunu’na Karşı Çıkmalıyız! 26 00:00:00.03.2025
•OĞUZ TÖRESİ VE ÇANAKKALE - ATATÜRK'SÜZ ZAFER OLMAZ! 18 00:00:00.03.2025
•Bir Milletin Ruhunu Yaşatan Tarihler 12 Mart ve 14 Mart 12 00:00:00.03.2025
•Oğuz Kağan'dan Atatürk'e Uzanan Kutsal Miras Türk Kadını 07 00:00:00.03.2025
•Güçlü Türkiye için: İklim yasasına hayır! 04 00:00:00.03.2025
•AYNI SENARYO, AYNI FİGÜRANLAR 24 00:00:00.01.2024
•CHP ORHANGAZİ’DE NEREYE KOŞUYOR? 12 00:00:00.01.2024
•HAKSIZLIKLARA ve BASKILARA RAĞMEN... 03 00:00:00.01.2024
•CHP’DE AKIL TUTULMASI MI YAŞANIYOR? 27 00:00:00.12.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.