HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 19 EYLÜL 2025, CUMA

Gaziler Günü’nün Gerçek Manası Üzerine

19.09.2025 00:00
Türk milletinin tarih sahnesindeki varlığını sürdürmesinin en önemli dayanaklarından biri, hiç kuşkusuz fedakârlıkla örülmüş kahramanlık destanlarıdır. Bu destanların görünmez kahramanları olduğu kadar yaşayan hatıraları da vardır. İşte gaziler, bu hatıraların canlı şahitleri, milletin onur ve haysiyetinin yaşayan abideleridir. 19 Eylül tarihi, yalnızca bir takvim yaprağı değildir; bu milletin şükran duygusunun, minnetinin ve vefasının simgesidir. Çünkü 19 Eylül 1921 günü, Sakarya Meydan Muharebesi zaferinin ardından, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'ya "Mareşal" rütbesi ile birlikte "Gazi" unvanı verilmiştir. Bu karar, yalnızca bir askeri liderin onurlandırılması değil, aynı zamanda vatan uğruna gövdesini siper eden tüm kahramanların temsil edilmesidir. 2002 yılında çıkarılan yasa ile bu gün, "Gaziler Günü" adı altında resmiyet kazanmış, milletin ortak hafızasında yerini almıştır.

Gaziler Günü, bir milletin bağımsızlık ve özgürlük idealine adanmış hayatların sembolüdür. Gazilik, sadece bir sıfat değil, ömür boyu taşınan bir kimliktir. Gaziler, savaş meydanlarından geri dönmüş ama hayatlarının geri kalanını vatan için verdikleri mücadelenin izleriyle sürdürmek zorunda kalmış kahramanlardır. Bedende taşıdıkları yaralar kadar, ruhlarında bir ömür boyu taşıdıkları acılar, toplum olarak bizim de sorumluluğumuzdur. Bu nedenle Gaziler Günü, asla birkaç dakikalık protokol konuşması, bir çelenk bırakma töreni veya fotoğraf karesi ile sınırlı kalamaz. Bu gün, milletin gazilere karşı vefa borcunu yerine getirdiği, kalpten hissedilen saygının dile geldiği ve nesillere örnek olacak değerlerin hatırlandığı bir gündür.

Ne yazık ki zaman zaman Gaziler Günü'nün şekilsel kutlamalara indirgendiğine tanık oluyoruz. Oysa bir gazi mezarı ziyaret edilmeden, bir gazinin kapısı çalınmadan, onların elleri sıkılmadan yapılan törenlerin hiçbir ruhu olamaz. Gaziler, protokol listelerinin alt sırasına konulacak bir detay değil, o listenin en başındaki onurdur. Onların varlığı, bizlere verilen en büyük emanettir. Gazilerimizi yalnızca bir gün hatırlamak, yılın geri kalanında unutuşa terk etmek, tarihimize ve değerlerimize yapılmış en büyük haksızlıklardan biridir. Gaziler Günü'nü anlamlı kılmanın yolu, "vefa" kavramını içselleştirmekten geçer. Çünkü bu günü kutlamak, aslında vefa ile başlar.

Peki Gaziler Günü nedir, ne değildir? Gaziler Günü, milletin kahramanlık mirasını diri tutma günüdür. Şehitlik en yüce makamdır; gazilik ise bu makamın hemen ardından gelen en büyük şereftir. Bu gün, geçmişin destanlarını anımsatmakla kalmaz, aynı zamanda geleceğe de bir pusula sunar. Ancak Gaziler Günü, süslü sözlerle, boş vaatlerle veya günü kurtarmaya dönük seremonilerle yaşanamaz. Bu gün, samimiyetle, gönülden gelen minnetle, hayata dokunan vefayla anlam kazanır. Bir gaziye sağlıkta destek olmak, sosyal hayatta onlara hak ettikleri değeri vermek, toplumun merkezinde onlara hak ettikleri yeri açmak, Gaziler Günü'nü hakkıyla yaşamanın en somut göstergeleridir.

Unutulmamalıdır ki, gaziler olmadan bu topraklarda bağımsızlık destanı yarım kalırdı. Onlar, şehitlerin emaneti ve milletin yaşayan hafızasıdır. Bugün üzerinde özgürce yürüdüğümüz topraklar, onların kanı ve canıyla yoğrulmuştur. Bu nedenle Gaziler Günü, bir kutlama değil, bir bilinç günüdür. Bu bilinci diri tutmak, sadece bugünü değil, her günü gazilerin varlığıyla, şehitlerin emanetiyle ve milletin bağımsızlık sevdasıyla anlamlandırmaktır.

19 Eylül Gaziler Günü'nün ruhu törensel ihtişamda değil, samimi vefada gizlidir. Gazilerimizi yalnızca alkışlamak değil, onlara her daim yanlarında olduğumuzu hissettirmek zorundayız. Gelecek nesillere bırakılacak en büyük miras, işte bu vefa bilincidir. Çünkü Gaziler Günü, hatırlamakla değil, sahip çıkmakla anlamlıdır. Vefanın olmadığı yerde hiçbir tören, hiçbir söz ve hiçbir plaket bu günü layıkıyla anlatamaz.

 
Yüksel AKBAYRAK / TERS KÖŞE / diğer yazıları
•Gaziler Günü’nün Gerçek Manası Üzerine 19 00:00:00.09.2025
•Halkın Gerçek Gündemi Nerede? 17 00:00:00.09.2025
•Bağımsızlık Bir Kimliktir 10 00:00:00.09.2025
•Boş Tencere Siyaseti Yıkar 03 00:00:00.09.2025
• Ağustos Türklüğün Zaferlerle Yoğrulmuş Ayı 29 00:00:00.08.2025
•ORHANGAZİ’DE SPORUN ÇÖKÜŞÜ: 20 00:00:00.08.2025
•Orhangazi: Kaybolan Potansiyelin Hikâyesi 12 00:00:00.08.2025
•Depremi unutan geleceğini gömer! 05 00:00:00.08.2025
•İklim Kanunu Sonrası Orman Yangınları ve Doğa Katliamları: Ülkemizin Vahim Tablosu ve Yasal Mücadeledeki Eksikler 29 00:00:00.07.2025
•Kağan Usta’dan Gençliğe Yatırım, Bekir Aydın’dan Ücretli Tesis! 24 00:00:00.07.2025
•Bir Ahırın Sessizliği 15 00:00:00.07.2025
•“Zulme Boyun Eğmeyenlerin Efendisi: Hz. Hüseyin” 05 00:00:00.07.2025
•Hücrede Doğan Siyasi Cazibe: Ümit Özdağ ve Yeni Neslin Sessiz Haykırışı 02 00:00:00.07.2025
•150 GÜNÜN ARDINDAN ORHANGAZİ 25 00:00:00.06.2025
•“Hedef Türkiye” Gerçeği: Bir Uyarının Gölgesinde 20 Yıl 18 00:00:00.06.2025
•Ekonomik Gerçekler ve Çözüm Arayışları 11 00:00:00.06.2025
•İznik’te Sessiz Ama Derin Bir Değişim 29 00:00:00.05.2025
•ADD Aile Şirketi Değildir, Egoların Gölgesi Hiç Değildir ADD: Açılımı Artık “Aile Dostları Derneği” mi? 21 00:00:00.05.2025
•19 Mayıs bir uyanış, bir itiraz, bir meydan okumadır 18 00:00:00.05.2025
•Sadabat Paktı Krizler İçinde Doğunun Ortak Aklı 13 00:00:00.05.2025
•"Sadece Bir Kişiye Değil, Bir Duruşa Saldırıdır Bu" 05 00:00:00.05.2025
•Hayalden Hakikate 22 00:00:00.04.2025
•TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR DÖNEMEÇ İKLİM YASASI VE DEVLETİN STRATEJİK KARARLARI 16 00:00:00.04.2025
•Sosyal Devlet, Milli Devlet ve Atatürkçü Duruşun Mirasçısı 14 00:00:00.04.2025
•En yüce değer ADALET 09 00:00:00.04.2025
•İklim Kanunu’na Karşı Çıkmalıyız! 26 00:00:00.03.2025
•OĞUZ TÖRESİ VE ÇANAKKALE - ATATÜRK'SÜZ ZAFER OLMAZ! 18 00:00:00.03.2025
•Bir Milletin Ruhunu Yaşatan Tarihler 12 Mart ve 14 Mart 12 00:00:00.03.2025
•Oğuz Kağan'dan Atatürk'e Uzanan Kutsal Miras Türk Kadını 07 00:00:00.03.2025
•Güçlü Türkiye için: İklim yasasına hayır! 04 00:00:00.03.2025
•AYNI SENARYO, AYNI FİGÜRANLAR 24 00:00:00.01.2024
•CHP ORHANGAZİ’DE NEREYE KOŞUYOR? 12 00:00:00.01.2024
•HAKSIZLIKLARA ve BASKILARA RAĞMEN... 03 00:00:00.01.2024
•CHP’DE AKIL TUTULMASI MI YAŞANIYOR? 27 00:00:00.12.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.