BİZİM KERBELAMIZ GİBİ

12.05.2024 00:00

    Başbuğ Alpaslan Türkeş Ülkücüler kardeş derdi. Ülkü Ocakları genel başkanını Ülkücüler canından daha evvel korurlardı. Ama zaman her şeyi değiştirdiği gibi inançları ve ideolojileri de kendine göre değiştirdi.

   Şimdi bir baba hatta bir aile, hatta biraz daha büyüsün bir sülale aynı ideoloji şuurunda yetişmiş olsun ve bu uğurda çile, işkence ve kurşunlara maruz kalsın. Ailenin en küçük çocuğu bu şuurla yetişsin, büyüsün burada gelişsin ve bir gün Ülkü Ocakları Genel başkanı olsun. Herhalde o baba için büyük bir gurur kaynağıdır. Baba nereden bilsin ki canı gibi sevdiği, gözü gibi koruduğu biriciğinin bir gün, Ülkü Ocakları Genel başkanı olduğu fidanını ölüme gönderdiğini. Yaşadığı ülkünün, bir gün ona ölüm olarak döneceğini?

   Hayallerini, uğrunda kurşun yediği, ölüme gülerek göz kırptığı zamanların Alpereni Musa Amca ne kalbinde nede beyninde bulamadığı cevapların ağırlığını kaldıramadı. Çok sevdiği oğlundan daha fazla uzak kalamadı.

    Ankara'da Çukur ambar'ı biliyor musunuz bilmiyorum. Ama size şöyle söyleyeyim siyasi erkânın ve zengin kişilerin büyük çoğunluğu burada yaşadığı için istenildiğinde bırakın bir insanın ne yaptığını, nasıl hareket ettiğini, hangi zaman diliminde nerede olduğunu bilmeyi, bir sineği bile çok rahat takip edilebilinir. İşte böyle bir yerde, bir insan, bir akademisyen, bir Ülkü Ocakları Genel Başkanı güpe gündüz camiden çıktıktan sonra öldürülüyor, bir yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen Sinan Ateş'in hukukunu bir türlü yerine getiremiyoruz.

    Bu cinayeti planlayanlar, bir insanı, bir zamanlar Ülkücülerin genel başkanlığını yapmış birini itibarsızlaştırmak için onu torbacı katillere vurdurmakla aslında Sinan Ateş'e itibar kaybı yaptırmak isterken koskoca bir camiaya ve Milliyetçi Ülkücü ideolojiye en büyük itibar kaybını yaptırmışlardır.

   Aslında karanlıkta olan hiçbir şey yok. Bu cinayeti kimlerin plan kurarak işledikleri belli, tetikçi belli, tetikçinin arkasında olanlar belli. Katillerin başına bir şey gelmesin diye koruyan, kollayanlar belli, adresleri katiller sürüsüne verenler belli. Devletin en üst makamından, en alt makamına kadar, herkes cinayetin kimler tarafından işlendiğini biliyor Türk milleti de biliyor.

   Bu menfur cinayetin hukukunu bizden önce gündemden hiç düşürmemesi gereken kurumlar sustukça bizler sürekli gündemde tutmaya çalışacağız. Söylenecek çok sözümüz, çokta içimizde deşilecek yaramız var. Bizlerin tek istediği adalet, hak, hukuktur.

   Haksızlık karşısında susmayarak dilsiz şeytan olmamaktır. Gözü yaşlı bir eşin ve kalplerinde yaşamları boyunca baba eksikliği yaşayacak olan çocuklarının bir dem de olsa acısını birazcık azaltmaktır.

    İnsanlığın ve aynı davada yol yürümüş insanların yapması gereken ne ise o yapılmalıdır.

     Bizim hiçbir şüphemiz yoktur. Er ya da geç adalet bir gün mutlaka tecelli edecektir. Adaletin tecelli ettiğinde taşlar yavaş, yavaş yerine oturacaktır. Ülkücülerin bu güne kadar verdiği mücadelede de hak sahibini bulacaktır. Başbuğumuzun dediği gibi Ülkücüler kardeş olacaktır. Bu menfur olayda BİZİM KERBELAMIZ olacaktır.