Toplumsal barış süreci tehlikeye girdi

20.08.2025 03:10

İrfan Aydın, İsrail toplumsal barış sürecini baltalamadan acilen cezaevleri boşaltılmalıdır diye uyarmıştı.

Kırk yılı aşkın süredir ülkemizin ve milletimizin başına bela olan PKK terör örgütü, toplumsal barış süreci kapsamında silah yakma kararı almıştı. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Doktor Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla hız kazanan süreçte, örgüt kadrolarının kontrolsüz silah yakma eylemleriyle sürece destek vereceklerini ilan ettikleri duyurulmuştu.

Bu kapsamda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kurulan komisyon da sürecin yasal çerçevesini oluşturmak amacıyla çalışmalarına başlamıştı. Ancak gazetemizin istihbarat servisine ulaşan bilgilere göre süreç tehlikeye girmiş durumda. PKK'nın dağ kanadının yeniden silahlanmayı gündemine aldığı, ayrıca komisyon görüşmelerinin de iyi gitmediği öğrenildi.

ARAŞTIRMACI GAZETECİ İRFAN AYDIN AYLAR ÖNCE UYARMIŞTI

Öte yandan sürece ilişkin değerlendirmelerini Üçüncü Göz Medya aracılığıyla sık sık kamuoyu ile paylaşan araştırmacı gazeteci İrfan Aydın, 17 Haziran 2025 tarihli özel haberinde İsrail'in toplumsal barış sürecini baltalayacağına dikkat çekmişti. Aydın, bu tehlikenin önüne geçilebilmesi için "İsrail toplumsal barış sürecini baltalamadan acilen cezaevleri boşaltılmalıdır" başlıklı kapsamlı bir yazı kaleme almıştı.

Şimdi gelinen noktada, İrfan Aydın'ın aylar önce yaptığı bu uyarının ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor. Sürecin geleceği belirsizlik taşırken, komisyonun ve siyasi aktörlerin bundan sonraki adımları sürecin devam edip etmeyeceğini belirleyecek. İşte İrfan Aydın'ın Haziran 2025'te kaleme aldığı yazı ve uyarısı:

"Bölge huzurunun temellerine dinamit yerleştiren Siyonist İsrail yönetiminin hedefinde Türkiye var. Toplumsal barış süreci, İsrail provokasyonuna uğramadan acilen cezaevlerinin boşaltılması gerekir.

MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla şekillenen toplumsal barış süreci, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin alelacele çıkardığı 10. Yargı Paketi ile tehlikeye girdi. Araştırmacı gazeteci İrfan Aydın, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Aydın, bölgemizin ve dünyanın huzurunun, Siyonist İsrail yönetiminin saldırgan tutumu nedeniyle tehlikeye girdiğini belirtti. İsrail'in nihai hedefinin, Türkiye'nin de içinde bulunduğu Mezopotamya bölgesinde "Büyük İsrail"i hayata geçirmek olduğunu ifade etti.

Bu hedef doğrultusunda, sözde Kürt, özde "Vardanistan" adı altında İsrail'in kuklası bir uydu devlet kurmak istediklerine dikkat çeken Aydın, Sayın Dr. Devlet Bahçeli'nin ölüm pahasına hasta yatağından kalkarak hayata geçirmeye çalıştığı toplumsal barış projesinin, başta Siyonist İsrail yönetimi olmak üzere, bölge üzerinde karanlık emeller besleyenlere büyük bir darbe vurduğunu vurguladı.

40 yılı aşkın süredir milletimizin ve devletimizin başına bela olan PKK sorununda sona gelindiğini kaydeden Aydın, Kürt-Türk, Alevi-Sünni ayrışımına karşı toplumsal barış projesi kapsamında önemli adımlar atıldığını söyledi. Örgüt liderinin dahi sürece katkı sağlamak adına elini taşın altına koyduğu bu ortamda, Sırrı Süreyya Önder gibi yiğitlerin de bu yolda canlarını feda ettiklerini belirtti.

En olmazların yaşandığı bir anda sorumluluk alması gereken Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin sınıfta kaldığını vurgulayan İrfan Aydın, toplumsal barış sürecinin en önemli ayaklarından biri olan infaz kanununda beklentilere cevap verilemediğini, kuşa dönmüş bir yargı paketinin milletin önüne sürüldüğünü ifade etti.

Kamuoyunda "COVID yasası" olarak da bilinen 31 Temmuz 2023 mağduriyeti başta olmak üzere, cezaevlerindeki adaletsizlik ve mağduriyetlerin giderilmesi beklenirken, sadece 4'te 4 olarak bilinen çift mükerrer hükümlülere hak tanındığını, cezaevlerinin kapasitelerinin 3 katı mahkûmu ağırlarken bu düzenlemeyle 4 katı doluluğa ulaşıldığını söyledi.

İsrail'in her an toplumsal barış sürecinden beklenen faydaların hayata geçirilmemesi için hamle yapabileceği bu günlerde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin acilen infaz düzenlemesi ve ceza indirimi gibi hayati önem taşıyan konularda adım atarak cezaevlerini boşaltması gerektiğini ifade eden Aydın, bu geç kalınmış hamlenin birkaç ay daha ertelenmesinin, nihai hedefi Türkiye olan Siyonist İsrail yönetimine fırsat doğuracağını vurguladı.

Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Toplumsal Barış Hareketi'nin mimarı Dr. Devlet Bahçeli olmak üzere, bu uğurda Sırrı Süreyya Önder gibi büyük bir değeri şehit veren tüm parti kurmaylarının bu çağrıya kayıtsız kalmayacaklarına olan inancını dile getirdi.

Cezaevlerinin artık ıslahane olmaktan çıktığını, işkence ve zulüm merkezlerine dönüştüğünü söyleyen İrfan Aydın, mahkûmların feryadını duymayan Adalet Bakanlığı'nın, en azından infaz koruma memurları ve cezaevi yöneticilerinin sesine kulak tıkamaması gerektiğini ifade etti. 3. Göz Özel Haber