HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 23 AĞUSTOS 2025, CUMARTESİ

Hasan Yeşildağ, İrfan Aydın’a Açtığı 5. Davayı da Kaybetti

20.08.2025 03:05
Hasan Yeşildağ, İrfan Aydın’a Açtığı 5. Davayı da Kaybetti
Hasan Yeşildağ, İrfan Aydın’a Açtığı 5. Davayı da Kaybetti
Yeraltı dünyasının en karanlık ve gizemli isimlerinden biri olarak bilinen Hasan Yeşildağ, araştırmacı gazeteci İrfan Aydın'ın, Türk basın tarihinin dönüm noktalarından biri olan Abdi İpekçi cinayeti başta olmak üzere 90'lı yılların karanlık cinayetlerinin üzerine gitmesini engellemek için açtığı beş davanın tamamını kaybetti.

TÜRK BASINININ MÜCADELE GELENEĞİ

İzmir'in Yunanlılarca işgaline karşı ilk kurşunu ateşleyerek ulusal kurtuluş savaşımızın simgesi haline gelen gazeteci Hasan Tahsin ile başlayan süreç, Türk basınının milli mücadelelerde üstlendiği rolün başlangıcı oldu. Özellikle Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında Türk basını tek yürek olarak emperyalist güçlerin barış harekâtını işgal gibi göstermesine engel olmuştu. Ancak bu süreç, Cumhuriyet Savcısı Doğan Öz'ün şehit edilmesiyle ve ardından Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi'nin 1 Şubat 1979'da şehit edilmesiyle karanlık bir döneme evrildi. Abdi İpekçi'nin katledilmesi sonrası Türk basınında medya patronluğu dönemi başlamış, Aydın Doğan'ın adı ön plana çıkmıştı.

İRFAN AYDIN'IN KARARLILIĞI

Üçüncü Göz Medya Genel Koordinatörü, araştırmacı gazeteci İrfan Aydın, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Engin Arık gibi aydınların suikastlerini gündemde tutmaya devam etti. Özellikle Abdi İpekçi cinayetinin karanlık yönlerinin aydınlatılması yönünde yaptığı ısrarlı yayınlar bazı çevreleri rahatsız ederken, olaylarda adı geçen bazı kişilerin vicdan muhasebesine de vesile oldu.

ŞEMSETTİN BAŞAK'IN İTİRAFLARI

Yeraltı dünyasının karanlık isimlerinden Hasan Yeşildağ'ın suç ortağı olduğunu iddia eden Şemsettin Başak, elindeki belgeler ve açıklamaları İrfan Aydın'a sunarak gündeme bomba gibi düşmüştü. Sansürsüz bir canlı yayında Başak'a Abdi İpekçi cinayeti ve 90'lı yılların faili meçhulleri hakkında sorular yönelten Aydın, aldığı cevaplar doğrultusunda Cumhuriyet Savcılarına çağrıda bulunarak dosyanın yeniden açılmasını istedi. Ayrıca Şemsettin Başak'ın güvenlik tedbirleri alınarak mahkeme heyetince dinlenmesi gerektiğini vurguladı.

YARGININ KARARI

Gazeteci Aydın'ın yayınlarından telaşa kapılan Hasan Yeşildağ, Aydın aleyhinde beş ayrı suç duyurusunda bulundu. Ancak İrfan Aydın, savunmalarında Şemsettin Başak'ın ifadesinin alınmasının zorunluluğuna dikkat çekti ve Başak'ın iddialarına göre Abdi İpekçi cinayetinde Hasan Yeşildağ'ın suç ortaklığını vurguladı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı "kovuşturmaya yer yoktur" kararı vererek dosyaları kapattı. Yeşildağ ve avukatlarının ısrarla cezalandırma talebi üzerine açılan davaları da Aydın kazandı. Böylece Abdi İpekçi cinayetinin yeniden açılması için önemli bir kazanım sağlandı. Son olarak İstanbul Anadolu 62. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen 2024/373 Esas ve 2024/796 Karar sayılı davada da Aydın haklı bulundu ve Yeşildağ beşinci kez yargının adil yüzüyle karşılaşmış oldu.

İRFAN AYDIN'IN AÇIKLAMALARI

Konuya ilişkin açıklama yapan gazeteci Aydın şu ifadeleri kullandı:

"Meslek hayatımda 33. yılı geride bıraktım. Meslek hayatıma başlarken kadim Türk Oğuz Töresi'nden ayrılmayacağıma dair yemin verdim. Onun içindir ki Türk basınını patronların ve kulüplerin oyuncağı haline getiren Abdi İpekçi cinayeti başta olmak üzere, Cumhuriyet Savcısı Doğan Öz, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Çetin Emeç, 90'lı yılların karanlık cinayetleri, FETÖ gölgesinde işlettirilen Ergenekon-Balyoz cinayetleri, Kaşif Kozinoğlu, Yarbay Ali Tatar, Kuddisi Okkır ve birçok aydınımızın katillerini kamu vicdanında ve yargı önünde mahkûm ettirebilmek için hayatımı tehir ettim. Ölümü, ölümsüzlüğün kapısı bilerek, hoş karşılayan anlayışla ve haklı olanın cesur sesi olmak için hayatıma kıymet verdim. Önce rahmetli babama Uğur Mumcu cinayetinin üzerine ne pahasına olursa olsun gitme sözü verdim. Ardından kadim Türk Oğuz Töresi'ne hizmetten ayrılmayacağıma dair yemin ettim. Abdi İpekçi cinayeti başta olmak üzere saydığım dosyalar üzerinde çalışırken tüm deliller ve topladığım bilgiler bir isimde birleşmeye başladı: Hasan Yeşildağ. 1979'da işlenen Abdi İpekçi cinayetinde oklar onu işaret ederken, yakın dönemdeki çete ve suikastlarda da aynı isim karşıma çıktı. Hasan Yeşildağ adı Metin Yüksel cinayetinde de, Prof. Dr. Haydar Baş Hoca'ya yönelik düzenlenen suikastlerde de karşıma çıktı. Geçmişte hakkında suç duyurusunda bulunmak bile imkânsızken, Allah nasip etti ve bu isme karşı beş ayrı yargı zaferi kazandık. Allah nasip ederse, yakın zamanda Hasan Yeşildağ dosyasını açtığımızda kardeşim Metin Göztepe de mezarında rahat uyuyacak, Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılmasıyla birlikte bu duvar yıkılacak ve o yıkıntının altında kalırız diyenlerin de kimlikleri ortaya çıkacaktır. Allah bize bir yol açtı, ölsek de öldürülsek de bu dosyaları irdelemeye devam edeceğiz."

Haber-Muharrem Değirmen / 3. Göz HRA Özel Haber

 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.