Üçüncü Göz Gazetesi: Yeşil tatlı sulu , Ekşi dayanılmaz erikler.

Geçen gün fotoğrafta ağaç üstünde erik toplayan çocuk

görünce, iznini isteyip fotoğrafını çektim .

Gazeteci misin teyze ,dedi..

Yok

dediysem de ,

Yooo bunu herkes çekmez dedi....

" Tam teşekküllü, Cevat kelle misali ,

değilsem de

aklıma geleni yazıyorum" dedim.

Çocukluğumun mahallesi ve yeni sokak..Mahalle

arkadaşlarımın çoğu bilir..Erikler daha olmadan ağaçlara tırmanmak büyük bir hazdı çocuklar için..

Bahçelerinde erik olsada , sokakta arkadaşlarıyla ağaça tırmanmak, yolarcasına toplamak ,minicik erikleri cepleri doldurmak eğlenceliydi.

Çoğumuzun anılarında dır.

Ekşi erikleri bir avuca sımsıkı saklarken ,diğer avuçta mutlaka tuz bulunurdu.

Tuza bandır bandır ye..

Komşularımız çocuklara bir şey demezdi..

Ama camii ye doğru inen yolda , duman sülman'ın bakkalı ile Seyfettin bakkalın arasında köşede ağaçlar içinde kerpiç bir evde yaşayan

Mahmur teyze ve kızı Feride bizi çok severdi.

Mahmur teyzenin eşini hatırlamıyorum.

Siyasi lakaplı amca vefat etmiş, değerli evladı, biricik oğlu da, Silahlı Kuvvetlerde, Ordumuzda görevli bir subay dı.Sevgiyle saygıyla rahmetle anıyorum.

" Mahmur teyze ve Ailesini."

Siyasi Mahmur teyzenin kocaman bahçesini etrafı açıktı.Çocuklar bir daldı mı.. dalları

sıyırırlardı.

Mahmur teyze dışarı çıkar, sağa sola koşturur.Biraz bağrışır, sonra evine girerdi.

Aslında bir çok kişinin bahçesi çalılarla örülürdü.

O yıllarda ,başta babaannem ,komşularımız, bayırlara çalı kesmeye gider, en üstte ki ev ,Nime Çeşme başı teyzenin eviydi. O yokuşta kayalar öbek öbek ,taşlar sivri idi.

Babaannem ve arkadaşları büyük çalı yumaklarını oradan yuvarlarlar.

Biz çocuklar çığlık çığlığa , çalıların yeşil bir silindir şeklinde tam ayaklarımızın dibine kadar inmesini heyecanla beklerdik.

Öyle bir

dokunur olmalılar ki , yukarıdan, net bir şekilde tamda bizim sokağın başında dururdu..yeşil silindir toplar..

Fırınlarda yanarken çıkan o güzel koku..nerede...???

O 'köşe Topraklı Sadiye komşu teyzenin eviydi.Bizim ev de bitişiğinde.

Neden topraklı..??

Çünkü ,evlerinin köşesinde kırmızı toprak çıkardı.Lazım olan gelir kazardı , o kırmızı toprağı..

genellikle ocakların içini sıvamak için kazarlardı.

O yıllarda, üst sokaklarda bayırlara yerleşimlerine izin verilmiş olan, 1950 yılı

Yugoslavya da doğmuş Türk soydaşlarımız ,Sevgili komşular, eniştelerim ,yengelerim,çalışkan dostlar ,hiç

bir alt yapı ,su olmadan yerleştiler.. Camii den ,su deposundan , söğüt lü çeşmeden, Camcıların su çeşmesinden aşağılardan, omuzlarında su güğümleriyle, su taşıma askısıyla,

tepelere evlerine su taşıyan teyzeler ,ablalar nerdesiniz...?

Erikten ,Su taşımaya nasıl geçtim...

60 yıl gerisini yaşıyorum yazarken..

Önümüz karanlık görülüyor,

umarım bu günlerimizi aramayız.

ama ,yaşadığım çocukluk gerçek ve asla geri gelmeyecek bir zaman dilimi.

Yazar ,Sunay Akın'nın dediği gibi..

" ÇOCUKLUK ANAVATANIMIZ"

Evet ,yeniden erik hikayesine dönersem,

Sokaklarda yetişen eriklerin

büyümesi beklenmez. Çekirdeği daha yumuşaktır.

Çekirdeğin yumuşak halini patlatırdık.

Çok sert ise

horoz ,az ses çıkartırsa tavuk diyorduk.neyse..?????

Hamile kadınların çoğu erik diye aş erer..Bilhassa

turfanda meyve satan manavlarda aranır.Hamile anne adayı mutlu edilirdi.

Erik , boncuk erik , malta erik ,

mor erik , sarı erik , kırmızı erik, mürdüm erik , anjelik manjelik derken...

Son yıllarda " erik dalı gevrektir " türküsünü,düğünlerde çokturan,bazen gına getiren ,bu hareketli oyun havası..erik gibi sulu , gevrek

,kütür kütür tadına doyulmaz bir lezzet.

Damakta ve anılarda kalan.

Konu komşu biraz paylaşımcı olun canım , herkesin canı kalabilir , Azarlamayın cocukları.Göz hakkı.

falann filani gibi.hakaret etmeyin.

Bu güzel çocukların erik dallarına çıkıp, dalları sıyırması adına mı..? şu atasözü

söylenmiş .

Yoksa başka başka anlamlarıda olabilir mi...?

Hani , Atasözümüz ne diyor.. ?

" Dede erik çalmış , torunun dişi kamaşmış."

Bence fakir fukara meyve ağacı dikecek yeri olmayana nazire yapılmış olmalı..

Yahu...

arkadaşlar.!

Her koyun kendi bacağından asılmıyormuydu.

" minicik çocuğun suçu ne.?"

Müyesser Güzel. 27.5.2024.

Müyesser GÜZEL / diğer yazıları