HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 05 OCAK 2025, PAZAR

Ben Selman

01.01.2025 00:00
  40 yıl önceydi, dedi.Tam dokuz kardeştik.. Ekip biçtiğimiz evimize yetmiyordu..Tarım yapılacak toprağımız dik yamaçli ,  zirai aletlerimizde eskiydi Dedelerden kalma yöntemlerle az ürün alıyorduk.

Oda evimizin ihtiyaçlarına yetmiyordu bile.

Kardeşler büyüyordu..

Dokuz kardeş , Ana babam ,iki halam ,ninem ve Dedem  ,onbeş nüfus sofrada ,damda ise ,

Beş inek ,iki öküz, bir eşeğimiz, tavuklarımız ,köpeklerimiz ve iki sarı kedimizle ,yuvarlanıp gidiyorduk.

     12 yaşlarındaydım. Babam o akşam seni çobanlığa   vereceğim  dedi..Sabah ezanında yola çıktık. Eşeğe atlayıp dinlene dinlene , kestirme yollardan  Bafraya vardık.

    Genişçe bir meydanda, çok sayıda çocuklar vardı

. Anladım ki burası çocuk işçi pazarı imiş. Babam bir adamla az ilerde konuştular.Adam babama para saydı.O zaman anladım ki ,ben oraya kiralandım.

    Okulum henüz kapanmamıştı.Babamin dediğine göre ancak Ekim sonu köyüme dönecekmişim..

     Babamla bi kahvehaneye gittik .Çay içtik. Babamın gözleri nemli idi.. Bi anlam veremiyordum. Babam cayından bir yudum çekti.. birde son cigarasini yaktı.

    Acı acı çekti dumanı...

    Yutkunamadı ,  çay boğazında kaldı.

Sustu , Selman ,bir süre düşündü.

Sonra ,   Müyesser  ablam dedi..

Köylü  kalkınmadan ,köylü milletin efendisi olmadan bu ülke kalkınırmıydı.

Kontrolsüz artan nufus ,  bilgisizlik , uzun yıllar  geri  bırakılan  anadolu  çocukları.. Çoğu  köylerde  kız çocukları  okula gidememiş.Adını   yazmayı  bile  bilmiyor.

 ERKEK ÇOCUKLAR  KÖLE GIBI SATILIRKEN ,KIZLARINDA HİÇ FARKI YOKTU..

1.         Bazı kızlar  başlık parasını çok veren , eşi ölmüş çocuklu adamlara onca yaş farkına rağmen satılıyordu resmen..

O evde artık hem ırgat ,hem bakıcı hem her türlü köleydi..

Kocası  vefat etse küçük kardeşe kadın oluyordu.

     KÖYLER DE  GENÇ  ÖGRETMENLER VARDI . ÇARESİZDİLER.

KÖYÜN  MUHTARI  HÂLA  AĞALIK TASLIYOR , KIZLARIN OKULA  GİTMESİNİ  DOĞRU BULMUYORDU..TARLA DA EVDE İŞLER ,GECE  KOCA ,çocuk  ONU BEKLIYOR ,  KAYNANA KAYNATASINA  HİZMET ETMEK TE  BAŞ  GÖREVİYDİ.

 ((((( GÖZLERİ  KIPKIRMIZI  OLDU  , SELMAN'NIN.

BAK , ABLAM  SONRA BEN 13 YAŞINDA ISTANBUL'A  GİTTİM .))))

AHHH...! DÖNELIM  ESKİLERE ,

O  GÜN ,  BABAM  ARKASINA  BAKMADAN GİTTİ. BENİ  ALAN  ADAM   İKİ  ÇOCUKLA GELDİ. _ DÜŞÜN  ARKAMA  DEDİ, SERTÇE.

YÜRÜ YÜRÜ  BİTMEYEN  BİR YOL..DİLİM  DAMAĞIM KURUDU. SICAK BİR MAYIS GÜNÜYDÜ.BIR ÇİFTLİĞE GELDİK.

İKI ÇOCUK  ORADA  KALDI..BAŞKA  BIR ADAM BENİ   EPEY  İLERDE  BİR  DÜZLÜĞE GÖTÜRDÜ.

UÇSUZ.  BUCAKSIZ  BİR  YERDİ.. ÇOK SAYIDA  KOYUN  AĞILLARI  VE  BİNLERCE KOYUN VARDI.

BAK  DEDİ  ADAM,

 _ BUNLARIN  ÇOBANI OLACAKSIN.

BİRDE  KÜÇÜK  BARAKA  VARDI..ORADA YATACAKMIŞIM. YERDE  BIR OT YATAĞI..BİR  GAZ  LAMBASI .

ADAM BANA NE YAPACAKLARIMI ANLATTI , ÇOK   DEFA DA  TEMBİH ETTİ .

BEN  SANA  YEMEK GETİRECEĞİM .KÖPEKLER İÇİNDE  YİYECEKLER GELECEK.

KÖPEKLERİ  AĞILLARIN  ÖNÜNDE  GÖZET..

AĞANIN DÜŞMANI  ÇOK .GELEN  GİDEN OLUR...KOYUNLARI   KAÇIRANLAR  OLUR.

KÖPEKLERİN   İPİNİ  SALIVER ,GELENİ PARÇALASINLAR   AMA KOYUNLAR GİDERSE  SIRA  SANA  GELİR.

   KOYUN  GİDERSE  SUÇLUSU  SENSİN.

ONA GORE CALIŞ GÖZÜNÜ DÖRT AÇ..!

Arkasını dönüp giderken döndü, _Buraya iki günde bir gelip sana azık ve köpeklere  kemik  getireceğim. Dedi.

Baraka önünde kalakaldım. Şimdiden anamı ve kardeşlerimi özledim.Babama kızgındım.Para kazanacaksınız.Ben okula gitmek istiyordum.dedim İçimden.

Hava karardı. Koyunları toparlayıp, yem verip ağıla kapattım.

Köpeklerin bir kısmını  ağılın önüne bir kısmını baraka önüne bağladım.

Heybem de anamın yufka ekmeğini çıkardım. Suyla biraz ıslatıp yedim.Daha İlk günden çok garibandım.

Uzaklardan kurt ulumaları geliyordu. Köpekler havlamaya başladılar.Korkmaya başladım, İlk defa böyle yapayalnız kaldım.Ağlıyordum.Yerdeki ot minderine uzandım.Öylece uyumuşum.

Güneş doğmadan uyandım. Koyunları çayırda saldım.peşlerinden köpeklerle akşamacak dolandım.

O gün akşam ağanın adamı geldi..Bana erzak ,köpekler için kemikler ve bayat ekmekleri getirdi.Aç kurt gibiydim ,Nasıl yedim anlatamam.

Yalnızlığın verdiği verdiği ürkeklikle, keçeye sarındım uyumuşum.12 yaşında  çocuğum Ablam.

Gece sese uyandım. Ayak sesleri vardı.Yerimden kıpıdayamadım.

Silah sesleri  barakanın  önünden geldi.. Köpekler acı acı havladılar. Bir.   müddet sonra sesler kesildi.

    Sabah ışıdığında ,kapıyı açmamla gördüklerimden ürktüm. Beş köpek  yerde cansız yatıyordu.

Ağıla seğirttim. Bir tek koyun bile yoktu..Ağıl

önündeki köpeklerde vurulmuştular.Cansız bedenlerinden akan kan donmuştu.

   Çaresizdim ,  ne yapacağımı bilmiyordum. Bir o yana ,  bir bu yana koştum.Ne tarafa gideceğimi bilmiyordum.

Kulübeye girdim Korkudan titriyordum.

Öğlene doğru  ağanın adamları geldi.Ben ağabeyin yemek getirdiği sandım. geldi.Kulübenin önünde beni görünce _ ne arıyorsun burda

sen ,koyunlar nerde???

Diğer iki adam ağılın önündeki ölen köpekleri gördüler.

_ Ne oldu lan burda diye üstüme yürüyüp  ,beni tekmelemeye başladılar.

Ağlıyor ,bir yandan anlatmaya çalışıyordum .Ne fayda adamlar  duymuyor bile .

Beni yerden yere patlattılar. Tokatlayıp, tekmelediler.

Ne kuvvetim vardı ne gücüm. Kaşım dudağım patlamış.üstüm başım kan içindeydim.

Toparlan gidiyoruz derken ,Ana avrat sövüyorlar.Kendi aralarında konuşuyorlardı.

Ağanın çok düşmanı varmış,  Bir grup ağılı basıp , koyunları kaçırmışlar.

Ben kulübede olduğumdan köpeklerden yaklaşamamışlar.Ama köpeklerin hepsi vurulmuş. Şans eseri beni kaçırmamışlar.

_ Düş önümüze dedi..tekmeyle vurarak.Artık ağlayamıyordum bile .

Epey gittik.İki katlı bir çiftlik evinin önünde durduk.

 Ağa elinde kırbaçla bekliyordu. Tir tir titriyorum. Ayakta duracak gibi değildim.Korkudan olacak oracığa yığılıp  kalmışım. İki gün ahırda yattım.Sadece ekmek su verdiler. Ağanın ev işlerini yapan fatma teyze gizlice yemek getirdi.

Fatma teyze  giderken _Ağa babanı çağırmış dedi.

Adam göndermiş, parayı getirsin , alsın bu çocuğu gözüm görmesin diyormuş.

İçime su serpilse de babam parayı harcamıştır, nasıl tamam eder, bana çok mu kızar..?

Dört gün sonra babam gelir.Yapma ağam etme ağam dediyse de, Ağa parayı  geri aldı.

Ben ve babamla yola çıktık...

Köyümüze gittik, Bir hafta sonra babam beni yine pazara götürdü.Bu sefer tütün işçiliği işiydi.

Sabah çok erken gün doğmadan kalkıp tütün kırmaya gidiyorduk. Çiftliğe gelince birer tas çorba ile ekmek  verirler, sonra akşama kadar tütün dizerdik..burası daha rahattı.

Yaşıtlarım vardı benim gibi korkmadan çalışıyordum. Onlarda benim gibi kiralık çocuklardık.

Uykusuz kalıyordum. Boş kalsak ,su taşımak , atları tımar etmek, görevimizdi.

Akşam yemeğinden sonrada kalan tütünleri dizer aynalara asardık.

Günler aylar böyle geçiyordu.

Eylül sonuydu...Pirinç tarlalarında,,sebze tarlalarında çalışıyorduk. Ne iş varsa oraya gidiyorduk.

Bir gün uyuyakalmışım tarlanın birinde, azar işittim birde okkalı tokat.

Canımın yandığına mi? Aşağılanıp  kakıldığıma mı. ..? Ailemden kopuk yaşadığıma mı ..hangisine yanayım.

Yol iz bilmem ,kaçıp nereye gideyim.. Hem gitsem babam borçlu. Benim çalışmama karşılık paranın yarısını almış.yarısını ekimde alacak.

Burada bir laflar dolaşıyordu bizden büyük işçiler arasında, Ağanın oğlu kız erkek demeden işçileri rahatsız ediyormuş. Kızın biri kendini tarlada ağaca asmış.Canına kıymış.

İki erkek çocuk gece kaçmışlar. Epey korktuk. Bir kaç arkadaş  karar verdik bir daha buralara

gelmemek için , derslerimize çok çalışıp  okulu bitirmeliydik.Tek çare buydu.

Öğretmenimi düşündüm  Ne güzel kıyafeti vardı, tertemizdi.. beyaz gömleği ,kırmızı kravat, lacivert takım

elbisesiyle onunla gurur duyardım.

Öğretmenim çok iyiydi.. hatta okula gönderilmesini için kız öğrencilerin evine gider,ailesine çocuklarını okula göndermeleri için konuşurdu.

Okula gidemeyen kızlar erkenden ,sırf  beden gücü için evlendiriliyordu..Gittiği ev kendi evinden rahat olsa bile , ki değil,  başlık parasına satılmaktı bu düpedüz.

Zaten kızı nişanladık denmezdi buralarda, SATTIK denirdi.

 Ekim ayında babam geldi..Kalan parasını aldı.Beni de alarak köye gittik.

Okulda dersler başlamıştı. Arkadaşlarıma yetişmek için çok çalıştım.Okulu bitirip diplomamı almalıydım.

Yoksa..

Mayıs ayı başında, ben ve benim gibi nice çocuklar, altı ..yedi aylığına kiralanacak yahut satılacaktı.

Köyde de aileme yardım etmemin dışında derslerime çok çalıştım ve  ders yılı  sonu başardım. Diplomamı aldım.

Geçen hafta , komşu abiler kahvehane önünde konuşuyorlardı. İlçeye uğrayan otobüs İstanbul'

a gidiyordu. Gideceğiz diyorlardı.

Abilerden biri annemin

akrabası . Ona  _abi nereye gideceksiniz ? dedim.

_Napcen sen, dedi..

_ Abi ben kiralık çocuk olmak istemiyorum.geçen yaz başıma gelmedik kalmadı.. diplomamı hazır bende geleyim dedim.

Babamın haberi olmasın , ne olur abi..Bende geleyim, hiç harçlığım yok..Bana yardım et ne olur.Söz  ,sana öderim borcumu..dedim.

_ Tamam dedi..Sabah ezanından sonra çık,  tahta köprüye gel. Bende gizli gidiyorum

bizimkilerde göndermiyorlar.Hadi aslanım.yanına bi heybe al..Bir kaç eşya koy. Seni bekleyeceğim  , dedi.

Sabah ezanını her zamankinden güzel okuyan müezzini

dinledim.Babam camiye gitmişti. Usulca çıktım evden..

Tahta köprüde sekiz  kişiydik .

Uzun bir yolculuktan sonra İstanbul ' a vardık.

Taşı toprağı altın diyorlar ya oraya..

Geçen yazın ruhumda ve bedenimde yarattığı yıkıntılarını zaman bile unutturmadı...

Beraber geldiğimiz abiler , köye  evlerine.  mektup yazarak haber verdiler ,babama da  not yazmışlar.

Abilerden biri daha önceden gelmiş yerleşmiş biriydi. Onun iki göz oda evine yerleştik.herkese iş bölümü yaptılar.

Abilerle beraber ne iş olsa gittim, İnşaat, boya, işlerinde çalıştım. Aileme mektup

yazdım.Onlarda bana yazdı.. İlk zaman üzüldülerse de alıştılar.   Abiler akıllı, uslu iyi gençlerdi. Benide sigortali çalıştırdılar .

Askerlik zamanıma kadar hep İnşaat boya badana işinde çalıştım usta oldum.

Askerliğim  bitince, çalıştığım İnşaat mühendisi beni bir fabrika ya işçi olarak aldırdı.Dünyalar benim oldu...

Boş zamanlarımda boyacılık yapıyordum .

Şimdi bu yaz emekli oldum. Elli 

yaşındayım .Askerden önce sigortalı çalıştım.

Evlendim iki oğlum var.

Ikisinide okuttum.Eşimde çalıştı .Ne yaptıysa beraber yaptık.

Oğullarım çalışıyorlar.

Çok şükür Allahımıza.

Dürüst ve temiz çalıştık.Emekli olduk

ama yine boyacılık yapıyorum.Üstelik eşimde yardım ediyor.

Yaaa  Müyesser Ablacığım,

Kayıp giden çocukluk yaşadım. Ben mucize gibi kurtuldum.

Çok çalıştım, gece gündüz, bayram seyran demeden.

Hala da uzun yıllar Bafra yöresinde çocuk işçiler, kiralık çocuklar çalışmış, haberlere konu olmuşlar.Gogulda yazıyormuş.Bir gazeteci çok uğraşmış.

Yine de ,malesef devam eden çocuk işçilik var.

Nice çocuklar, kimbilir ne eziyetler yaşadılar.

Benim hikayem böyleydi.

Çocuklarımın hikayeleri ,  hayatları daha güzel olsun.

Allah iyi insanlara denk getirsin.

    Ben  Selman kardeşin.

      Müyesser Güzel.

 
Müyesser GÜZEL / diğer yazıları
•Ben Selman 01 00:00:00.01.2025
•ORHANGAZİ'DE ESKI KIŞ GÜNLERİ 17 00:00:00.12.2024
•Yalnız Ağaç 09 00:00:00.10.2024
•Gönül 29 00:00:00.07.2024
•AKASYALAR AÇARKEN 08 00:00:00.07.2024
•VEZİRKÖPRÜ PARKINDA, TARİHİ ESERLER. 27 00:00:00.06.2024
•Yeşil tatlı sulu , Ekşi dayanılmaz erikler. 31 00:00:00.05.2024
•Gonca gül 23 00:00:00.05.2024
•19 Mayıs Gecesi 20 00:00:00.05.2024
•"Çömlek Patladı" 12 00:00:00.05.2024
•23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 23 00:00:00.04.2024
•Yıl 2003 ,Günlerden cumartesi. 18 00:00:00.04.2024
•Tuzu kokan kimlikler 05 00:00:00.02.2024
•7 TEPEDEN, 7 DEREDEN NOTLAR 12 00:00:00.01.2024
•Eski Alışkanlıklarımız 03 00:00:00.01.2024
•MEHMETÇİKLERE TÜRK’ÜN DESTANI 27 00:00:00.12.2023
•GAZ LAMBASI 20 00:00:00.12.2023
• Destur Savul 12 00:00:00.12.2023
•Eskici 05 00:00:00.12.2023
•Rüzgar, Ayaz ,Karanlık 15 00:00:00.11.2023
•Havada kasımpatı kokusu var 10 00:00:00.11.2023
• Kimseler yoktu. 08 00:00:00.11.2023
•Pusula 17 00:00:00.10.2023
•Günlük Yaşamdan kesitler 06 00:00:00.09.2023
•TÜRK MILLETİNİN ZAFERLERİ ve DESTANLARI 29 00:00:00.08.2023
•Unut, inceldiği yerden kopsun. 16 00:00:00.08.2023
•Eski Orhangazi’mizde ki mesire, piknik ve eğlence alanları. 10 00:00:00.08.2023
•HASAN DEDE 03 00:00:00.08.2023
•Babam, 27 00:00:00.06.2023
•Merhaba Dünyalılar, 12 00:00:00.06.2023
•HIDIRELLEZ. Hz. HIZIR ile Hz. İLYAS 08 00:00:00.05.2023
•ÖNDEKİ GÜN 01 00:00:00.05.2023
•GÜZEL BİR HAFTA 03 00:00:00.04.2023
•21 Mart- Sultan Nevruz 20 00:00:00.03.2023
•YAŞLI ELMA AĞACI 13 00:00:00.03.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
logo

   E-posta: bilgi(@)ucuncugozgazetesi.com
Tüm hakları Üçüncü Göz Gazetesi adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.