Üçüncü Göz Gazetesi: İtibar "tasarrufla olur"

   Eskiden hemen hemen herkes her yere gidebiliyordu. Şimdi ise belli bir kesim lüks kafe ve restoranlara giderken, büyük bir kesimse ucuz çay ocağı, cami derneği ve belediye tesisi gibi yerlerde takılıyor.

   Birçok insan sıradan esnaf lokantalarına dahi uğrayamıyor. Eskiden çay simit alıp idare ederdi. Şimdi ise bir çay, bir simit en ücra yerlerde bile 20 lira.

   İnsanları ekonomik sefalete mahkum ederek sınıflara böldünüz. Kendinize yakın, besleyip büyüttüğünüz bir "burjuva" kesimi oluşturdunuz.. Toplum neredeyse ikiye ayrıldı; sizden olanlar ve diğerleri..

   Büyük bir kitleyi ise "mutlak yoksulluğa" mahkum ettiniz. Avam tabakasını oluşturan bu kesim, "akletmeyen, sorgulamayan ve körü körü biat eden" bir kitleden oluşuyor.

   Milli ve manevi duyguları ağır basan, bu yüzden de elinden Kur'an'ı, dilinden ayeti düşürmeyen, vatan millet Sakarya nutuklara atan herkese inanan bu "saf kesim," aç ve sefil kalarak ülkeyi Suriye olmaktan kurtardığına inanıyor.

   Büyük bir kısmı da çok küçük çıkar ve menfaatler uğruna evet efendim, siz bilirsiniz efendim diyerek karın tokluğuna hayatını idame ettirmeye çalışıyor..

    Yandaş küçük esnaf ise;

   Ağlıyor, zırlıyor, feryadı figan ediyor. Kredi faizleri yükseldi, kredi alırken böyle değildi, sabit faizli dediler, oyun oynanırken kural değişir mi diyor.

Peki bunun müsebbibi kim diyoruz?

"Putuma dokundurmam" dercesine, onun ne kabahati var? diyor..

Allah daha beter etsin diyesim geliyor.

   Toplumun gazını almak için geniş kapsamlı bir Tasarruf Genelgesi yayınladılar.

   Böylesine geniş kapsamlı bir tasarruf genelgesinin yayınlanması, yıllardır dile getirdiğimiz o müthiş şatafat ve savurganlığın da bir delilidir.

   Bunlara uyulacak mı? Sanmıyorum, siz onları delmek için bir yöntem ve mazeret mutlaka bulursunuz..

   Umarım bu sefer yanılırız ve siz bu tedbirleri uygularsınız..

   Yabancı menşeli araç almayacak mışsınız.! Yeni araç da almayacak mışsınız. İyi güzel de, yeni araç kiralamayacağınıza dair net bir ifade göremedim. Tasarruflarınızı cek cak'la değil, "icraat"la gösterin.

   "Zorunlu olmadıkça" kamu kurum ve kuruluşları bina ve araç kiralamayacak.! Kiralanan ek bina ve araçlar ihtiyaca göre belirlenecek.! Yılın değişik zamanlarında farklı illerde düzenlenen tanıtım, eğitim gibi etkinliklere ara verilecek'miş.'

   Vatandaşın durumu ortada. Net bir şekilde anlatmaya çalışırsak; 4 yıl evvel bir kurban kestiğimiz fiyata şimdi bir kilo et alıyoruz. Kalkmış bana her şey iyi olacak diyorsun. Ya sen sahtekarsın ya da ben yalancı.! Biraz vicdan sahibi Müslümanlar buna karar versin.

   Para piyasalarına ve ekonominin diğer yönlerine baktığımızda, sizin deyiminizle vadeli mevduata ilgi artıyormuş, KKMH'den çıkılıyormuş.. Yani parası olanlar faizi sevdi. Müslüman ve faiz kol kola, sarmaş dolaş.. Kısmi fetvalar bile çıkardınız. NAS artık rafta.!

   Yeni vergi bakanımız pardon maliye bakanımız, Şimşek hızıyla vergi kayıp ve kaçağıyla etkin mücadelemiz devam ediyor dedi ve akabinde bulduğu çareyi açıkladı: İspiyonculuk.!

   "Vatandaşlarımızın daha kolay ve hızlı bir şekilde ihbarda bulunabilmeleri için Gelir İdaresi Başkanlığımız yeni kanalları devreye aldı.

   İhbarlara yönelik yapılacak vergi incelemesi sonucu ihbarda verilen bilgiye istinaden tespit edilen vergi ve vergi kaybı cezasının yüzde 10'u tutarında ihbar ikramiyesi ödenebilecektir" dedi.

   Aklıma Şair Eşref geldi. Günümüzde yaşasaydı eminim bu dörtlüklere çok güzel ilaveler yapardı.

Gördüğüm rüya mı bilmem başka bir âlem midir,

Arz-ı envâr-ı hakikat şevk-i câm-ı cem midir?

Bir oyuncak oldu etfâlin elinde memleket,

İş bilen yok mu, bilenler yoksa hep sersem midir?

Veeeee finalde..

"Vergi miktarını ol mertebe arttırmalı kim,

Sahib-i servet olanlar da züğürt kalmalıdır.

Yalnız fahişeler vergisi haksızlık olur,

Evlilerden de yaptıkça rüsum almalıdır."

Mustafa AYDIN / diğer yazıları