Çiftçinin yanlış yapma lüksü yok

Aydın; Çiftçinin Yanlış Yapma Lüksü Yok
2002 genel seçimlerinden beri ilçemizi köy köy, sokak sokak gezen ve de bölge insanının sorunlarını yerinde tespit eden Bağımsız Türkiye Partisi Bursa Milletvekili adayı Hasan Aydın, çiftçinin bu seçimlerde yanlış yapma lüksünün olmadığına vurgu yaptı.

05.06.2015 00:00

Toprak satışları konusunda yaptığı uyarılar ve de krediyle traktör alınması durumunda eldeki traktörden de olunacağını Türk Çiftçisine ısrarla vurgulayan Aydın, 2002 seçimlerinde yaptığı uyarılarla bugünleri ön görmüş ve de şimdiki gezilerinde Orhangazi ve İznik köylülerinden büyük ilgi görüyor.

BTP Bursa Milletvekili adayı Hasan Aydın, yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi:

Kemal Derviş'li MHP-ANASOL koalisyonu, AB aklıyla tarımı bitirmişti. AB aklına tutulmuş AKP iktidarı, ilk günden itibaren aynı anlayışı sürdürüyor; köylüyü, çiftçiyi tamamen devreden çıkartıyor, hacize-icraya batırıyor. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, yıllardan beri Türk çiftçisine şu uyarıyı yapıyor: AB'ci partilere oy vermeyin. Zira onlar, 30 milyonluk köylü-çiftçi kesimini 10 milyona indirmeyi AB'ye söz verdiler, Türk tarımını bitirecekler. AB hayaliyle köylüyü-çiftçiyi aradan çıkartacaklar… BTP'ye destek verin, Milli Ekonomi Modeli projeleriyle Türk tarımını şahlandıralım. Ne oldu? Tarım kesimi, o gün Haydar Hoca'yı dinlemedi. Köylü-çiftçi AB'ci, Kemal Derviş'li partilere rey verdi; tarım bitti, köylü-çiftçi battı. Resmi rakamlara göre tarım nüfusu 5. 6 milyona düştü. Gelinen vaziyet şu: Türkiye, artık samanı bile ithal ediyor. AB ile imzalanan ve Türkiye'nin aleyhine işleyen Gümrük Birliği anlaşması yüzünden, 19-20 yılda Türk ekonomisinin kaybı 300 milyar dolar… AB'ci iktidarlardan en ağır darbeyi ise tarım kesimine indiriyor. Nitekim Salı günü Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, AB ile yapılan Gümrük Birliği'nin anlaşmasının en ağır zararı Türk tarımına verdiğini itiraf ediyor. Türk çiftçisi bitmiştir… Çiftçi, ürettiği ürünle girdi maliyetlerini dahi karşılayamıyor. Mahsulü para etmeyen, ürününün parasıyla giderlerini karşılayamayan Türk çiftçisi, bankaların, kredicilerin ve tefecilerin kapısına düşüyor. Hesap ortada: Çiftçinin kredi borcu, 2003 yılında 2.6 milyar lira iken, Şubat 2015 itibariyle 47.3 milyar TL'ye yükseliyor. Krediye, faize, hacze, icraya batıyor; traktörünü bağını-bahçesini kaybediyor çiftçi. Vaziyete bakın ki, Türk çiftçisi hacze-icraya batarken, Türk mutfağını tarım ürünleri enflasyonu yakıyor. Üretici çiftçi, tarladan borç ve icra biçiyor; tüketici vatandaş ise pazarda-manavda zam ve pahalılık biçiyor! Çiftçi, 1 lira 60 kuruşa mal ettiği patatesini 80 kuruşa satamıyor; vatandaş ise markette-manavda patatesin kilosunu 5 liradan alabiliyor. Buna enflasyon denmez diyor Prof. Dr. Haydar Baş; stagflasyon denir, durgunluk içinde, batak içinde enflasyon… AKP devri zam şampiyonlarına bakın: Patates: Yüzde 557 Kuru İncir: Yüzde 516 Soğan: Yüzde 414 Maydanoz: Yüzde 413 Sarımsak: 410 Limon: Yüzde 390 Kuru Kayısı: Yüzde 232 Tarım bitmiş, fiyatlar alabildiğine artıyor; fakat çiftçiye faydası yok… Fiyat artışı, vatandaşın mutfağını yakıyor. Çiftçinin eline ise zarar, haciz ve icra evrakından başka bir şey geçmiyor. Çiftçiye indirimli mazot keyfi bağışlayan CHP lideri K. Kılıçdaroğlu, dün diyor ki, Kemal Derviş'le sürekli yazışıyoruz. AB'ye ve Kemal Derviş'e tutulmuş siyaset, köylüyü-çiftçiyi bitirmişken; aynı sadakatle AB'ye ve Derviş'e teslim olmuş ve attığı her adımı ona danışan CHP mi, tarıma çare olacak?! Geçin efendiler, geçin… Köylü milletin efendisidir diyen CHP, Atatürk'ün CHP'siydi… AB'ci, mandacı, neo-liberal CHP, Atatürk'ün CHP'si olamayacağı gibi, köylüyü de Derviş eliyle çağdaş köle yapmaktan öteye geçemez. Ecnebiden gelecek kredi ve milletin ensesinde boza pişirilerek toplanacak vergilerle, ne tarım kalkınır, ne enflasyon düşürülebilir! Köylünü-çiftçinin yüzünü güldürecek olan Prof. Dr. Baş'tır, BTP'dir. Köylünün-çiftçinin emeğinin, alın terinin ve mahsulünün karşılığını devletin senyoraj hakkını kullanarak milli para ile ben vereceğim, diyor Prof. Dr. Baş, ecnebi kredisiyle değil… BTP, tarımı şahlandırmak ve topraklarımızı bereketlendirmek için mazotu, gübreyi, suyu, elektriği hülasa tarım kesiminin ihtiyaç duyduğu her şeyi 5 yıl bedava sunacaktır. Tahditler kaldırılacaktır. Devlete ait topraklar uzun vadeli, sembolik ücretler karşılığında çiftçiye kiraya verilecektir. Ürün fiyatları, çiftçiler tarafından üretici kooperatif üzerinden belirlenecektir. Devlet, üreticinin yetiştirdiği ürünün yüzde 50'sine, en az 6 ay evvelinden avans verecektir. Devlet ürünlere pazar garantisi verecektir, yerli üretici ithal ürüne karşı korunacaktır. Çiftçiye emeklilik desteği ve doğal afetlere karşı sigorta desteği sağlanacaktır. BTP lideri bu büyük şahlanışa dair iktidarının ilk yılı için 7 trilyon 700 milyar TL kaynak açıkladı. BTP dışındakiler ne açıkladı; sadece hiç… Vergi, zam, haraç, ceza! O halde çiftçinin yüzü gülecekse, ancak BTP ile gülecektir. Çiftçi bu sefer yanlış tercih yapar, BTP dışında birine oy verirse; seçim sandığı çiftçinin tabutu, elinde kalan son toprak parası da ancak kabristanı olur!"